TZOB, 2008 Üzüm Kampanyasını Başlattı! Üzüm Değerini Bulacak! 

TZOB, kuru üzümde rekolte ve maliyet çalışmalarını tamamladı

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Bölge Ziraat Odası Başkanları (İzmir, Denizli ve Manisa İl ve İlçe) ve üzüm üreticileriyle birlikte Manisa’da bir basın toplantısı düzenledi.

Bayraktar, çekirdeksiz kuru üzüm üreticileri için, pazarlama sezonunun başladığı şu günlerde ürünlerini hemen satmamaları ile ilgili bir kampanya başlattı. Basın toplantısında ayrıca, TZOB, Ziraat Odaları, Tariş Üzüm Birliği ve Tarım İl Müdürlüğü’nden oluşan komite tarafından yapılan kuru üzüm rekolte ve maliyet çalışmasının sonuçları da açıklandı.

Toplantıda yaptığı konuşmada 2005 yılından bu yana ‘Ürününe sahip çık, Teşkilatına sahip çık, Ülkene sahip çık’ kampanyası çerçevesinde üreticinin kazandığını dile getiren Bayraktar, kampanyanın bu yıl da devam edeceğini açıkladı.

TZOB Genel Başkanı Bayraktar, Türkiye çekirdeksiz kuru üzüm üretiminin yıllık ortalama 240 bin ton seviyesinde gerçekleştiğini, üretilen kuru üzümün her yıl ortalama yüzde 80-90’ının ihraç edildiğini belirterek, Türkiye’nin dünya çekirdeksiz kuru üzüm ticaret hacminden yüzde 50’ye yakın pay alarak dünya üzüm fiyatlarının oluşmasını sağladığını söyledi.

2008 yılında yağış miktarında görülen artışın kuru üzüm rekoltesini geçen yıla göre yüzde 17 artıracağının tahmin edildiğine değinen Bayraktar, komisyonca tespit edilen tahmini rekolte miktarının 270 bin ton olduğunun altını çizerek, “Çekirdeksiz kuru üzüm dünya üretim ve ticaretinde söz sahibi olduğumuz geleneksel birkaç ürünümüzden biridir. Türkiye çekirdeksiz kuru üzüm üretimi yıllık ortalama 240 bin ton seviyesinde gerçekleşmektedir. Üretilen kuru üzümün her yıl ortalama %80-90’ı ihraç edilmektedir. Ülkemizin sultaniye çekirdeksiz kuru üzümü dünyaca tanınmaktadır.

Ülkemiz dünya çekirdeksiz kuru üzüm ticaret hacminden %50’ye yakın pay alarak dünya üzüm fiyatlarının oluşmasını sağlamaktadır. 2004 yılında tonu 900 dolar civarında seyreden üzüm fiyatlarını da 2007 ürününde tonu ortalama 1.700 dolara, özel satışlarda tonu 2.700 dolara kadar çıkarmıştır.

Ege Bölgesinde 100 bin ailenin geçimini sağlayan çekirdeksiz kuru üzüm, Ziraat Odalarımızın 2005 yılından bu yana yapmış olduğu;

“ÜRÜNÜNE SAHİP ÇIK,

TEŞKİLATINA SAHİP ÇIK,

ÜLKENE SAHİP ÇIK.”

Kampanyası sayesinde kuru üzüm üreticisinin de payını almasını sağlamıştır.

Bu yüzden başta kampanyayı yürüten Ege Bölgesi Ziraat Odalarımız ve Egeli üzüm üreticilerimiz olmak üzere, kampanyada Odalarımıza destek veren Tariş Üzüm Birliği Yöneticilerine ve Tarım İl Müdürlüğü personeline teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Geçen yıl tespit edilen 230 bin ton rekolte ve 1.740 YTL fiyat önerildiğini hatırlatan Bayraktar, üreticilerin, teşkilatlarına ve kampanyaya sahip çıkması neticesinde, ülkemizin 2004 yılında 248 milyon dolar olan üzüm ihraç geliri 2007 yılında yüzde 30 oranında artış gösterdiğini vurgulayarak şöyle konuştu: “Her yıl Birliğimiz, Odalarımız ve diğer kuruluşlarla müşterek yapılan çalışma ile kuru üzüm rekoltesi ve kuru üzüm maliyet tespiti yapılmaktadır. Geçen yıl tespit edilen 230 bin ton rekolte ve 1.740 YTL üreticiye önerdiğimiz tavsiye fiyatının da gerçekleşmesi bu komisyonun ne kadar isabetli çalıştığını göstermektedir.

Üreticilerimizin de teşkilatlarına ve kampanyamıza sahip çıkması neticesinde, ülkemizin 2004 yılında 248 milyon dolar olan üzüm ihraç geliri 2007 yılında %30 oranında artış göstermiştir.

  Yıllar İtibariyle Ç.Kuru Üzüm İhracatı

Türkiye’nin 2007/2008 sezonunda kuru üzüm ihracatı 187.000 ton civarında gerçekleşmiş olup, karşılığında ise yaklaşık 320 milyon dolarlık gelir elde edilmiştir. Bu rakam kuru üzüm ihracatımızda bugüne kadar gerçekleşen en yüksek değerdir.

Bu kampanya ve rakamlardan anlaşıldığı gibi üreticinin kendisinden ve teşkilatından başka dostu olmadığı açıkça ortaya çıkmaktadır. Bugüne kadar hiçbir Hükümetin ve kooperatifin gerçekleştiremediğini, Egeli üzüm üreticileri gerçekleştirmişlerdir. Bundan dolayı üzüm üreticilerimizi ayrıca kutluyorum.

Değerli üreticilerimiz Birliğimizin de içinde bulunduğu rekolte tespit komisyonu bu yılda gerekli itina ve özeni göstererek, çekirdeksiz kuru üzüm rekolte çalışmalarını tamamlamıştır. Komisyon, 2008 yılında yağış miktarında görülen artışın kuru üzüm rekoltesini geçen yıla göre %17 artıracağını tahmin etmiştir.

Komisyonca tespit edilen tahmini rekolte miktarı 270.000 tondur.

Fakat komisyon çalışmaları sırasında tespit edilen yoğun “uç kuruma hastalığının” hava şartları normal gitmezse rekolteyi olumsuz etkileyebileceği tahmin edilmektedir.

Bu yıl ki üretim maliyetlerimizde de büyük artışlar söz konusudur. Tarımsal girdilerdeki artışlar gübre de % 180, akaryakıtta % 40, ilaç işçilik ve enerjide de % 30’dur.

2007-2008 Ağustos Ayları İtibariyle Gübre Fiyatları (YTL/Kg)

Girdilerde yaşanan fiyat artışları 2008 yılı kuru üzüm maliyetinin 1,35 YTL/Kg olan 2007 yılına göre %22 artmasına sebep olmuştur. Birliğimiz ve Odalarımızın yapmış olduğu çalışmaya göre 2008 yılı çekirdeksiz kuru üzüm maliyeti 1,65 YTL/Kg’dır. 2008 yılında kuru üzüm üreticisinin yeterli geliri elde edebilmesi için üretici eline geçen fiyat en az 2,15 YTL/Kg olmalıdır.

Bu yıl rekoltenin geçtiğimiz yıla göre yüksek gerçekleşeceğinin tahmin edilmesi kuru üzümde fiyat düşüşlerinin yaşanacağı beklentisini de beraberinde getirmektedir.

Nitekim Mayıs ayında 3,3 YTL/Kg’a yükselen kuru üzüm fiyatları bugünlerde 2.20 YTL/kg’a kadar gerilemiştir.

Borsalar ve ticaret erbabı Ülke ekonomisinin menfaati için rekolte açıklamamalıdır. Ürün rekoltesi yapmak yerine tescilini yaptığı ürünün tasnifini yaparak, ürünün nasıl değerlendirildiğinin takibini yapmalıdır. Rekoltenin yüksek olacağı söylemleriyle fiyatların düşmesine neden olmamalıdır.

Kuru üzümün 2008 yılında gerek iç piyasada gerekse dış piyasalarda gerçek değerini bulması içinüreticilerimizden beklentimiz, fiyatlar daha da düşer düşüncesine kapılıp ürünlerini hemen piyasaya sürmemeleridir.

Değerli üreticiler, 3 yıldan bu yana uyguladığımız gibi Ziraat Odalarımız bu yılda üreticilerimizin ürünlerini depolamaları için depo temin edeceklerdir. Ayrıca bir yandan da Hükümet nezdinde üretici, sanayici, borsacı, ihracatçı ve Tarım Satış Kooperatifleriyle müştereken müdahil kurum (Stok müessesesi) oluşumu için çalışmalarımız da devam etmektedir.

Bu yıl da üreticilerimize sesleniyoruz; önümüz daha açık yeter ki;

“ÜRÜNÜNE SAHİP ÇIK

TEŞKİLATINA SAHİP ÇIK

ÜLKENE SAHİP ÇIK”

Sürdürülebilir bir tarım yapmak için üreticilerimiz ürününü 2,15 YTL/Kg’dan aşağıya satmamalıdır.

Biliyoruz ki üretim döneminde üretici gübresini, mazotunu borçla aldı, nakit sıkıntısını gidermek için Ziraat Bankasına borçlandı. 

Her ne kadar bu yıl ülke rekoltesinde % 17’lik artış olacağını tahmin etmemize rağmen, Dünya piyasalarında rakibimiz olan İran’da üzüm stokları sıfırlanmış ve 2008 üretimi de yoğun kış şartlarından dolayı 100-130 bin tondan 50-60 bin tona düşeceği tahmin edilmektedir. Dünya pazarlarındaki diğer rakibimiz ABD’de geçen yıl ki 100 bin tonluk stok sıfırlanmış ve şarap tatlandırıcılarının yaş üzümden yapılmasından dolayı ABD’nin dünya piyasalarına kuru üzüm arzı azalmıştır. Ülkemizde ilgili kesimlerin bu durumları çok iyi değerlendirerek ülke menfaati doğrultusunda hareket etmelerini temenni ediyoruz.

2008-2009 hasat döneminin üreticilerimize ve ülkemize hayırlar getirmesinin diliyorum. Ürününüz bereketli, geliriniz bol olsun.”

TZOB Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Manisa Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman ise Ziraat Odası komisyonu’nun 3 yıldır rekolte tahmin raporlarını yüzde 100’e yakın oranla tutturduğuna dikkat çekerek, “Bu yıl ki komitemiz rekolteyi 270 bin ton tespit etmiştir. 2.15 YTL ise tavsiye fiyatımız kararlaştırılmıştır. Tespit komitemiz Menemen, Manisa Merkez, Saruhanlı, Turgutlu, Ahmetli, Akhisar ve Gölmarmara ovalarından yüzde 10’luk rekolte artışı beklemektedir. Salihli’de yüzde 15, Alaşehir ve Sarıgöl’de ise yüzde 20’lik rekolte artışı beklenmektedir.”

Bölgedeki bağ alanlarının sofralık ve şaraplık üzüm çeşidine kaydığını kaydeden Sorman, küresel ısınma ve kuraklığın had safhada olduğu, bu yıl barajlardan yeterli miktarda su verilemediği ve uç kurumasının bölgenin yüzde 70-80’lik kısmında tespit edildiği bu yılda, yüzde 27’lik üretim artışı beklemek hayaldir” diye konuştu.

Konuşmasında Ticaret Borsaları ile diğer bazı kuruluşların bulunduğu komite tarafından açıklanan 310 bin tonluk rekolte tahminine de yer veren Sorman, “Acaba ihracatçılarımız geçen yıldan kalan 40-50 bin ton yükleme eksikliklerini tamamlamak için mi rekolteyi yüksek gösteriyor. Rekolte tespiti yerine neden geçen yıldan yükleme eksiklerini beyan etmiyorlar. Borsaların 5174 sayılı kanunla görevi, ürünlerini alım satımı tanzim ve tescil etmektedir. Oysa borsa tescillerinde bu özellikleri göremiyoruz. Tescillerde üzümün hangi sektör tarafından alındığı belli değildir” dedi.

Ticaret borsalarının tahmini rekolte hesaplamalarının yanlış ve yanıltıcı olduğunu rakamlarla açıklayan Nuri Sorman, sözlerini şöyle sürdürdü; “Acaba borsalarımız olmayan ürünleri mi tescil ediyor? Çiftçi belgesinin önemi ortaya çıkmaktadır. Alım satımlarda Ziraat Odası Çiftçi Belgesi istense bu kaçaklar ortadan kalkar. Oysa biz üreticiler, Yüce Önder Atatürk’ün tarif ettiği gibi tüccar istiyoruz. Tarım, tarlada yapılır, masa başında yapılmaz, bizim üreticimiz artık ürünü satmasını öğrenmiştir. Artık bizim üreticimizi, kalem oynatmakla kandıramazsınız. Çünkü üreticimiz ürününü nasıl satacağını öğrenmiştir. Üretimin ve ihracatın sürdürülebilir olması için ihracatçı, üretici, kooperatifler, borsalar meslek kuruluşları elini taşın altına koyarak üzümde müdahil kurumu oluşturmalıdır. Bu sayede hem üretim planlaması hem de kalite ve standart artarak ihracatçıya 12 ay mal temin etme imkanı doğacaktır” dedi.