-Kanatlıda üretim de ihracat da
artıyor…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Geçen yılın genelinde yaşanan sıkıntının ardından, Aralık’ta başlayıp bu yılın ilk dört ayında da devam eden ihracat artışı, sektöre olumlu yansıdı”
-“Nisan ayında, tavuk eti üretiminde yüzde 11,3, yumurta üretiminde yüzde 7,2 artış görüldü”
-“Yumurta ve ürünleri ihracatı, Nisan ayında, bir önceki yılın ayına göre, 14,3 milyon dolardan yüzde 73,8 artışla 24,8 milyon dolara, kanatlı eti ve ürünleri ihracatı, 26 milyon dolardan yüzde 50,3 artışla 39,2 milyon dolara yükseldi”
-“Teknolojide üst noktaya ulaşmış kanatlı sektöründe üretim artışının sürmesi ihracata bağlıdır. Ortadoğu, Afrika, Rusya, Kafkasya, Orta Asya, Uzakdoğu gibi büyük pazarlara çıkarma yapmamız lazım”
-“Sanayiye aktarılan inek sütü; Ocak’ta yüzde 0,6, Şubat’ta yüzde 6,6, Mart’ta yüzde 4,8, Nisan’da yüzde 5,6 azaldı. Bir kilogram sütle bir kilogram yem bile alınamamaktadır. Bu sürdürülebilir bir durum değildir”
-“Nisan ayında süt ve süt ürünleri ihracatı ise yüzde 8,6 azalarak 28,8 milyon dolara geriledi”
Ankara – 14.06.2017
– Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar,
kanatlı sektöründe özellikle tavuk etinde geçen yılın genelinde yaşanan
sıkıntının ardından, Aralık’ta başlayıp
bu yılın ilk dört ayında da devam eden ihracat artışının sektöre olumlu yansıdığını
bildirerek, “Nisan ayında, tavuk eti
üretiminde yüzde 11,3, yumurta üretiminde yüzde 7,2 artış görüldü” dedi.
Bayraktar,
yaptığı açıklamada, 2017 yılının Nisan ayında,
bir önceki yılın aynı ayına göre, yumurta üretiminin 1 milyar 429 milyon 381 bin
adetten 1 milyar 532 milyon 827 bin adede, tavuk eti üretiminin ise 155 bin 210
tondan 172 bin 746 tona yükseldiğini vurguladı.
-İhracat
rakamları-
Bayraktar,
kanatlı eti ve ürünlerinde ihracatın Ocak’ta yüzde 70,2, Şubat’ta yüzde 30,5,
Mart’ta yüzde 29,5 ve Nisan’da yüzde 50,3, yumurta ve ürünleri ihracatının ise
Ocak’ta yüzde 40,7, Şubat’ta yüzde 100,3, Mart’ta yüzde 63,3 ve Nisan’da yüzde 73,8
arttığını vurguladı.
Sektörün
ihracat sıkıntısı yaşamaması gerektiğinin altını çizen Bayraktar, şunları
kaydetti:
“Kanatlı eti ve ürünleri ihracatı, 2014 yılında
651 milyon dolar, yumurta ve yumurta ürünleri ihracatı 401,9 milyon dolar
düzeyine kadar çıkmıştı. Başta Irak olmak üzere yakın pazarlardaki sıkıntılar,
Ortadoğu ülkelerinde yaşanan ekonomik sorunlar, Suriye ve Irak’ın neden olduğu
ulaşım sıkıntıları ihracatı olumsuz etkiledi. 2015 yılında, kanatlı eti ve
ürünleri ihracatı 436,8 milyon dolara, 2016 yılında ise 361 milyon dolara geriledi. Yine aynı
sorunlar nedeniyle yumurta ve yumurta ürünleri ihracatı 401,9 milyon dolardan, 2015
yılında 273,5 milyon dolara düştü. 2016 yılında ihracat 289,6 milyon dolara
yükselse de 2014 yılı ihracat rakamları yakalanamadı. Bu rakamları yakalama
yolunda, 2017 yılında toparlanma için ilk işaretler 4 aylık dönemde geldi.
İlk
4 aylık dönemde bir önceki yılın aynı dönemine
göre kanatlı eti ve ürünleri ihracatında yüzde 47,8, yumurta ve ürünlerinde
yüzde 68,5, süt ve süt ürünlerinde yüzde 10,5 artış görüldü.
-Kanatlı sektörde üretim teknolojisi üst
seviyede-
“Teknolojide en üst noktaya ulaşmış kanatlı sektöründe üretim artışının sürmesi
ihracata bağlıdır. Ülke içi tüketim belli seviyelere ulaşmıştır. Ülke
ihtiyacının çok üzerinde üretim kapasitesine sahip sektör, ihracattaki
tıkanmalar olunca zor durumda kalmaktadır. Dünyada çok büyük miktarlarda kanatlı eti ve kanatlı ürünleri, yumurta ve
yumurta ürünleri talebi var. Bu talebi üretim planlaması da yaparak iç pazarda
fiyatları etkilemeyecek şekilde değerlendirilmeliyiz. Sektör milyarlarca
dolarlık ihracatı yapabilecek altyapıya ve potansiyele sahiptir. Ortadoğu,
Afrika, Rusya, Kafkasya, Orta Asya, Uzakdoğu gibi büyük pazarlara çıkarma
yapmamız lazım.
Ortadoğu ülkelerinde ağırlıklı konuma yükselmeliyiz.
Bu alanı binlerce kilometre uzaktaki Brezilya ve Tayland’a bırakmamalıyız. Yeni
pazarlara girmenin yollarını aramalı, mevcut pazarlarda pazar payımızı artırıcı
tedbirleri almalıyız. Özellikle bu kapsamda; yüksek maliyetten kaynaklı
rekabetteki dezavantajlarımızı ortadan kaldıracak, ihracatı destekleyecek
tedbirlerin hayata geçirilmesi önemli bir adım olacaktır.”
-Sanayiye
aktarılan sütte azalma-
Sektörde
2014 Temmuz ayında 1 lira 15 kuruş olarak sabitlenen, şu an ise brüt 1 lira 21
kuruş, net olarak ise 1 lira 7 kuruş olan çiğ süt fiyatına rağmen üreticinin
üretmeye, sütünü sanayiye aktarmaya devam ettiğini vurgulayan Bayraktar, yüksek
yem fiyatları ve düşük süt fiyatlarının uzun süre sürdürülmesinin mümkün
görülmediğine dikkati çekti.
Son
dönemde çiğ süt fiyatlarındaki gelişmelerin, üreticiyi önemli ölçüde zorladığına
değinen Bayraktar, “şunu unutmamak gerekir ki, süt hayvancılığı et
hayvancılığının da temelidir. Hep söylüyorum ana varsa dana vardır. Et
hayvancılığının materyalini süt hayvancılığı sağlamaktadır. Bugün süt/yem
paritesi 1’in altına inmiştir. Bir kilogram sütle bir kilogram yem bile
alınamamaktadır. Bu sürdürülebilir bir durum değildir. Milyarlarca dolar harcanarak oluşturulan damızlıkların kasaba,
desteklerin boşa gitmemesi için çiğ süt fiyatları mutlaka artırılmalı, üretimin
devam ettirebileceğimiz seviyelere çıkarılmalıdır” dedi.