-İsrafla
mücadele tarlada başlamalıdır…
-TZOB
Genel Başkanı Bayraktar:
“Gıdada
israfın boyutu 35 milyar doları aşıyor”
-“Açlık
sorununu çözmenin yolu israfı önlemekten geçiyor”
-“90,6
milyar dolarlık toplam gıda ve alkolsüz harcama
tutarının
yüzde 25-30’u israf ediliyor”
-“Dünya
Bankası tahminlerine göre, 2018 yılında 193 ülkeden 96’sının
GSYH’si,
Türkiye’nin gıdada yaptığı israfa ulaşamıyor”
-“Üretimden
tüketime kadar yüzde 25’i bulan kayıpların yaklaşık yüzde 60’ı hasat ve
depolama safhasında meydana geliyor”
-
“Tarladan sofraya israfla mücadele, eksiksiz ve etkili bir şekilde
yapılmalıdır”
-“Türkiye
Ziraat Odaları Birliği olarak, israfın en önemli sorunlardan biri olduğunun
bilinciyle hareket ediyor, israfı en aza indirmek için farkındalık oluşturacak
projelere imza atıyoruz”
-“Üretim
aşamasındaki israfı en aza indirmek için eğitim çalışmalarına başlayacağız”
Ankara – 01.06.2020 - Türkiye Ziraat Odaları
Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üretim aşamasındaki israfın da en
az tüketim aşamasındaki israf kadar önemli olduğunu bildirerek, “İsrafla
mücadele tarlada başlamalıdır” diye konuştu.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, üretimden
sofraya her aşamada gıda israfının büyük boyutlara ulaştığını, ülkemizde
üretim, kullanım, piyasa ve tüketim esnasında israf edilen gıdanın boyutunun 35,4
milyar doları bulduğunu bildirdi. Dünyada 820 milyon insan açlık çekerken, her
yıl 10 milyonun üzerinde insan açlıktan ölürken, yılda üretilen 4 milyar tonluk
gıdanın 1,3 milyar tonunun tüketilemeden israf edildiğini ifade eden Bayraktar,
bu gıdanın yarısına yakın bir kısmıyla bile dünyadaki açlığın tamamen ortadan
kaldırılabileceğini belirtti. Bayraktar, açlık sorununu çözmenin yolunun israfı
önlemekten geçtiğini vurguladı.
Bilimsel araştırmalara göre, tarladan
sofraya gıda israfının gelişmiş ülkelerde yüzde 40’ı bulduğuna, Türkiye’de
sebze ve meyvenin en az dörtte birinin tüketilemeden çöpe gittiğine, Türkiye’deki
tarladan sofraya yüzde 25-30’larda olan gıda israfıyla Suriye kadar, 20-25
milyon insanın doyurulup, açlıktan kurtarılabileceğine dikkati çeken Bayraktar,
şunları kaydetti:
“İşin insani boyutu bir yana, ekonomik
boyutu da çok büyük rakamlara ulaşıyor. Ülkemizde, istatistiği tutulan temel
ürünlerde 2019 yılında 119,2 milyon ton olan üretimin 10,7 milyon tonu sofraya
ulaşamadan, kaybedildi. Sadece bu bile 8-10 milyon nüfuslu bir ülkenin
tüketebileceğinden fazla ürün demektir. Her gün 6 milyon ekmek çöpe gidiyor.
Türkiye gibi çok ekmek tüketen bir ülkede bile bu rakamla 6 milyon nüfusun
ekmek ihtiyacı rahatlıkla karşılanabilir.”
2018 yılında gıda ve alkolsüz içecekler için
yapılan hane halkı harcamasının 90,6 milyar dolara ulaştığını, belirten
Bayraktar, bu tutarın yüzde 25-30’u israf ediliyor. Buna göre nihai tüketicide
israf, 27,2 milyar dolara ulaşıyor. Yapılan hesaba göre, üretim, kullanım ve
piyasa kayıpları da tüketici fiyatlarıyla 8,2 milyar doları buluyor. Böylece,
toplam kayıp 35,4 milyar dolara ulaşıyor.”
-Türkiye’deki
gıda israfı, 96 ülkenin milli gelirinden fazla-
Dünya Bankası tahminlerine göre, 2018
yılında 193 ülkeden 96’sının gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYH), 35,4 milyar
doların altında olduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Bizdeki gıda israfının 35,4 milyar doları
bulması israfın boyutlarının korkunç olduğunu gösteriyor. Bu ülkelerin birçoğu
açlıktan çok sıkıntı çekiyor. Üstelik gıda şu günlerde ön plana çıktığı için bu
israfın önlenmesinin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor”
-İsraf
önleme 7’den 70’e herkesin sorunu-
Dünyada bu kadar aç insan varken, israfı
önlemenin 7’den 70’e herkesin sorunu olduğunu, bu konuda tüm insanlığın
sorumluluk taşıması gerektiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
“Üretici de tüketici de bilinçli
davranmalıdır. 21. yüzyılda hala gıda sorununu çözememişsek, başta gelişmiş
ülkeler olmak üzere bütün ülkeler bunun sorumluluğunu almalı, açlığı ortadan
kaldıracak etkili politikaları bir an önce uygulamaya koymalıdır. Toplum
bilinçlendirilmelidir. Kıt olan dünya kaynakları çok iyi korunmalı, temiz çevre
bilinci toplumsal akla yerleştirilmelidir.”
-Bitkisel
üretimde kayıplar-
Bitkisel üretimde, hasat, taşıma, depolama
aşamalarında kayıplar yaşandığını belirten Bayraktar, üretimden tüketime kadar
yüzde 25’i bulan kayıpların yaklaşık yüzde 60’ının hasat ve depolama safhasında
meydana geldiğini belirtti. Bayraktar şunları söyledi:
“Zamanında ve uygun araçlarla yapılamayan
hasat işleri ve gerekli koşulları taşımayan depolama sistemlerine bağlı olarak
ürünlerin önemli bir kısmında kayıplar meydana gelmektedir. Yani 8,2 milyar
dolarlık toplam kaybın yaklaşık 4,9 milyar doları hasat, taşıma, depolama
kayıplarıdır.
Tarımsal üretimde hasattaki kayıplar miktar
olarak 5,1 milyon tonu bulurken, bu miktar 2019 yılı döviz kuruyla 3,1 milyar
dolara denk geliyor. Bu rakam Türkiye’nin 34,5 milyar dolarlık bitkisel üretim
değerinin yüzde 9’ünü oluşturuyor.
Yaş sebze ve meyvedeki kayıp oranları tür ve
çeşitlere göre yüzde 10 ile 30 arasında değişiyor. Toplam yaş sebze ve meyve
üretimimizin 51,4 milyon ton olduğu dikkate alındığında her yıl, toplam yaş
sebze ve meyve üretimimizin 5,1 ile 15,4 milyon ton arasındaki kısmı zayi
olmaktadır. Meyve ve sebzelerde hasat sırasında yüzde 4-12, taşıma sırasında
yüzde 2-8, pazara hazırlık evresinde yüzde 5-15, depolamada yüzde 3-10,
tüketici evresinde yüzde 1-5 oranlarında kayıp meydana gelmektedir.
Zamanında ve uygun araç gereçlerle
yapılmayan hasat işlemleri esnasında oluşan biçerdöver kayıpları ise yüzde 2
civarındadır”
“-İsrafla
mücadele tarladan başlamalıdır”-
İsraf ile ilgili mücadelenin tarladan
başlaması gerektiğini belirten Bayraktar, üreticilerin yetiştirme teknikleri ve
hasat teknikleri konusunda da bilgilendirilmesi gerektiğini ifade ederek,
şunları söyledi:
"Tarladan sofraya israfla mücadele
eksiksiz ve etkili bir şekilde yapılmalıdır.
Tarımda kültürel işlemlerden, yetiştirme tekniklerine, hastalık ve zararlılarla
mücadeleye, hasada, depolama, paketleme ve pazara ulaştırmaya, tüketicinin
bilinçli tüketimine kadar her aşamada israfı en aza indirecek uygulamalara
öncelik verilmeli, yatırımlar buna göre yapılmalı, toplumlar buna göre
örgütlenmelidir.
Bitkisel üretimde hastalık ve zararlılarla yeterince mücadele
edilmemesinden kaynaklanan üretim kaybı yüzde 35'tir. Üreticilerimiz, üretim
aşamasında yanlış uygulamalar yapmamalı, hastalık ve zararlılarla mücadele
konusunda dikkatli davranmalıdır. Ürün olgunlaşmadan önce veya aşırı
olgunlaşmış şekilde toplamamalı, bahçede uygun meyve ve sebze toplama kapları
bulundurmalı, ürün güneşten korunmalı ve paketleme tesislerine teslimde veya
pazara taşımada gecikilmemelidir. Hasat edilen ürünler uygun şekilde
paketlenmeli, taşınmalı ve depolanmalıdır. Bu amaçla soğuk hava depolarının
sayısı ve kapasitesi yükseltilmeli ve bu tesislere verilen destekler
artırılarak devam etmelidir."
-Eğitim
çalışması-
İsrafın önüne geçmek için en etkili
yollardan birinin eğitim olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Türkiye Ziraat Odaları
Birliği olarak, israfın en önemli sorunlardan biri olduğunun bilinciyle hareket
ediyor, israfı en aza indirmek için farkındalık oluşturacak projelere imza
atıyoruz. Üretim aşamasındaki israfı en aza indirmek için de eğitim
çalışmalarına başlayacağız. Çiftçilerimize israfı önlemek için yapılması
gerekenler hakkında eğitim vereceğiz” diye konuştu.
Şemsi Bayraktar, gıda israfını önleme
konusunda kamu spotları hazırlanması ve bu konunun medyada geniş ölçekte yer
almasının toplumsal bilinç oluşturmada yeri doldurulamaz bir görevi yerine
getireceğine dikkati çekti. Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin bu konuda da
çalışmalar gerçekleştirdiğini belirten Bayraktar, israfa karşı farkındalık
yaratmak amacıyla hazırladıkları kamu spotlarının izleyiciyle buluşmasını
sağladıklarını ifade etti.
İsrafın önlenmesi için yapılması gerekenleri
Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin ev sahipliğinde düzenlenen panel ve
toplantılarla da masaya yatırdıklarını, raporlar hazırladıklarını anlatan Bayraktar,
düzenlenen panelin, bu konuda yol gösterici bir kaynak olarak kitap haline
getirildiğini belirtti. Bayraktar, israfla mücadele konusunda tüm kaynak ve
tecrübeleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile paylaşmaya hazır olduklarını
ifade etti.
Türkiye’nin gıda israfından daha az milli
geliri olan 96 ülke ve 2018 yılı tahmini milli gelirleri şöyle:
|
|
2018 |
|
|
GSYH |
|
Ülkeler |
(Milyar Dolar) |
1 |
Estonya |
30,7 |
2 |
Nepal |
29,0 |
3 |
Uganda |
27,5 |
4 |
Yemen |
26,9 |
5 |
Zambia |
26,7 |
6 |
El Salvador |
26,1 |
7 |
İzlanda |
25,9 |
8 |
Kıbrıs |
25,0 |
9 |
Kamboçya |
24,5 |
10 |
Senegal |
24,1 |
11 |
Honduras |
24,0 |
12 |
Trinidad ve Tobago |
23,8 |
13 |
Papua Yeni Güne |
23,5 |
14 |
Bosna Hersek |
20,2 |
15 |
Afganistan |
19,4 |
16 |
Botsvana |
18,6 |
17 |
Laos |
18,0 |
18 |
Gürcistan |
17,6 |
19 |
Mali |
17,2 |
20 |
Gabon |
16,9 |
21 |
Jamaika |
15,7 |
22 |
Arnavutluk |
15,1 |
23 |
Mozambik |
14,7 |
24 |
Batı Şeria ve Gazze |
14,6 |
25 |
Malta |
14,6 |
26 |
Namibya |
14,5 |
27 |
Benin |
14,3 |
28 |
Mauritius |
14,2 |
29 |
Burkina Faso |
14,1 |
30 |
Madagaskar |
13,9 |
31 |
Brunei |
13,6 |
32 |
Ekvator Ginesi |
13,3 |
33 |
Moğolistan |
13,1 |
34 |
Nikaragua |
13,1 |
35 |
Kuzey Makedonya |
12,7 |
36 |
Ermenistan |
12,4 |
37 |
Bahamalar |
12,4 |
38 |
Moldova |
11,4 |
39 |
Çad |
11,3 |
40 |
Kongo Cumhuriyeti |
11,3 |
41 |
Gine |
10,9 |
42 |
Haiti |
9,7 |
43 |
Ruanda |
9,5 |
44 |
Nijer |
9,3 |
45 |
Kırgızistan |
8,1 |
46 |
Kosova |
7,9 |
47 |
Tacikistan |
7,5 |
48 |
Monaco |
7,2 |
49 |
Malavi |
7,1 |
50 |
Guam |
5,9 |
51 |
Fiji |
5,5 |
52 |
Karadağ |
5,5 |
53 |
Togo |
5,4 |
54 |
Maldivler |
5,3 |
55 |
Moritanya |
5,2 |
56 |
Barbados |
5,1 |
57 |
Somali |
4,7 |
58 |
Esvatini |
4,7 |
59 |
Sierra Leone |
4,1 |
60 |
Guyana |
3,9 |
61 |
Surinam |
3,6 |
62 |
Liberya |
3,3 |
63 |
Andora |
3,2 |
64 |
Curaçao |
3,1 |
65 |
Burundi |
3,0 |
66 |
Cibuti |
3,0 |
67 |
Lesotho |
2,7 |
68 |
Butan |
2,4 |
69 |
Orta Afrika Cumhuriyeti |
2,2 |
70 |
Cabo Verde |
2,0 |
71 |
Saint Lucia |
1,9 |
72 |
Belize |
1,9 |
73 |
Gambiya |
1,6 |
74 |
Antigua ve Barbuda |
1,6 |
75 |
Seyşeller |
1,6 |
76 |
Doğu Timor |
1,6 |
77 |
Gine Bissau |
1,5 |
78 |
Solomon Adaları |
1,4 |
79 |
Kuzey Mariana Adaları |
1,3 |
80 |
Grenada |
1,2 |
81 |
Komorlar |
1,2 |
82 |
Turks ve Caicos Adaları |
1,0 |
83 |
Saint Kitts ve Nevis |
1,0 |
84 |
Vanuatu |
0,9 |
85 |
Samoa |
0,8 |
86 |
Saint Vincent ve Grenadinler |
0,8 |
87 |
Amerikan Samoası |
0,6 |
88 |
Dominika |
0,6 |
89 |
Tonga |
0,5 |
90 |
Sao Tome ve Principe |
0,4 |
91 |
Mikronezya Federe Devletleri |
0,4 |
92 |
Palau |
0,3 |
93 |
Marshall Adaları |
0,2 |
94 |
Kiribati |
0,2 |
95 |
Nauru |
0,1 |
96 |
Tuvalu |
0,0 |