-Dünya Kadınlar Günü…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Tarımda çalışan 2,8 milyona yakın kadının sosyal güvenlikle ilgili sorunları çözülmeli”
-“Büyük çoğunluğu ücretsiz aile işçisi olan kadınların, tarımda sosyal güvenlik sistemine girmeleri için primlerin yüzde 60’ı devlet tarafından karşılanmalı”
-“Kadın çiftçilerimize doğum borçlanması hakkı getirilmelidir"
-“Eşi Bağkur’lu kadın, çocuğu üzerinden sağlık yardımı alabilmeli, kocasının Bağkur borcu kadını etkilememelidir”
-“Türk tarımı ancak kadınların potansiyelini açığa çıkarabildiği ve kadınların toplumsal refahtan pay alabildiği ölçüde tarımsal, ekonomik, sosyal ve demokratik açıdan gelişmiş bir ülke konumuna gelebilir”
Ankara – 07.03.2014 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Yönetim Kurulu Üyesi Şemsi Bayraktar, tarımda çalışan 2,7 milyona yakın kadının sosyal güvenlikle ilgili sorunlarının çözülmesini istedi.
Bayraktar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 2013 yılında tarımda çalışan 6 milyon kişinin 2,8 milyonunu, yüzde 47’sini kadınların oluşturduğunu, buna karşın tarımdaki kadınların sadece yüzde 14’ünün kendi nam ve hesabına yani kadın çiftçi olarak çalıştığını bildirdi. Tarımda kadınların yüzde 78’inin ücretsiz aile işçisi olarak hizmet verdiğini, yüzde 97,5’inin kendi adına sosyal güvenlik sistemine kayıt olmadığını belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
“Kadınlar, Türkiye’de, büyük bir çoğunluğu küçük işletmelerden oluşan aile tarımında erkeğin en büyük desteğidir. Türk tarımı ancak kadınların potansiyelini açığa çıkarabildiği ve kadınların toplumsal refahtan pay alabildiği ölçüde tarımsal, ekonomik, sosyal ve demokratik açıdan gelişmiş bir ülke konumuna gelebilir.
Dünyada ve Türkiye’de tarımsal üretim, gıda güvenliği ve beslenmede kadın en önemli rolü oynamaktadır. Tarlada, bağda bahçede, ahırda ve ağılda bitkisel ve hayvansal üretimin iş gücünü sağlayan kadın, bunların yanında; ev işlerini, hasta, yaşlı ve çocukların bakımını da yapmakta ve aile beslenmesinde en önemli görevi üstlenmektedir.”
-“Değişikliklerin güçlü temsilcileri olacağına inanıyoruz”-
TZOB’un tarımın her safhasında yer alan kadınları gelişmiş yayım metotlarıyla eğitilmesini, tarımsal üretimin artırılmasını ve sürdürülebilirliğini sağlamak için Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile “Kadın Çiftçi Eğitimi İşbirliği” protokolü imzalayarak, kadın çiftçilerin eğitimleri gerçekleştirdiğini vurgulayan Bayraktar, şöyle deva etti:
“Bu çerçevede kadını hedef alan eğitim çalışmalarımız, sosyal güvenlik, kooperatifçilik, girişimcilik ve liderlik, kadın haklarımız, toplumsal cinsiyet eşitliği, iklim değişikliği ana eğitim konuları yanında, her türlü tarımsal faaliyetler olarak yoğunlaştı. Kadın çiftçi eğitiminde, 2013 yılında 5 pilot ilde kadın çiftçilerimize ulaştık. 2014 yılında 81 ilde bu eğitimleri yaygınlaştırmayı planlıyoruz. Hedefimiz 1 milyon kadına ulaşmak.
Diğer taraftan Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve İŞKUR ile birlikte ‘Tarımsal Nüfus Gençleşiyor’ projesi kapsamında ‘Genç Çiftçi’ eğitimleri düzenliyoruz. 2013 yılında, 7 pilot ilden 2 ilimizde genç kadın çiftçilerimize eğitim verildi. Diğer 5 ilde cinsiyet ayrımı yapılmaksızın eğitimler düzenlendi. 2014 yılında 27 ilde eğitim gerçekleşeceğiz. Eğitimlere katılan kadın çiftçilerimizin önümüzdeki yıllarda, değişikliğin güçlü temsilcileri olacağına ve yaşadıkları toplumu ve ülkemizi geliştireceklerine inanıyoruz.”
Bayraktar, kadın çiftçileri eğitime tabi tutarken, sigorta başlangıcını da yaptırdıklarını, tarımda kadınların SGK kapsamına aktif olarak girmesinin çok önemli olduğunu, bunun sağlaması için kadınların sosyal güvenlikle ilgili sorunlarının çözülmesi gerektiğine belirtti.
-Sosyal güvenlikle ilgili talepler-
Büyük çoğunluğu ücretsiz aile işçisi olan kadınların, tarımda sosyal güvenlik sistemine girmeleri için prim ödemelerinin yüzde 60’ının devlet tarafından karşılanması zorunluluğu bulunduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
“Tarım sektöründeki kadınların sosyal güvenlik primlerinin yüzde 60’nın devlet tarafından karşılanması, kadınların sosyal güvenlik kapsamına alınmasını kolaylaştıracaktır. Söz konusu desteğin verilmesi durumunda, kadın çiftçilerimizin sağlık harcamaları eşleri yerine, kendi sigortalarınca karşılanacağından, desteğin büyük kısmı devlete geri dönecek, kayıt dışılık da önlenecektir.
Eşi Bağkur’lu kadın, çocuğu üzerinden sağlık yardımı alabilmelidir. Kocasının Bağkur borcu kadını etkilememelidir. Mevcut durumda kadının çocuğu üzerinden sağlık yardımı alabilmesi için kocasının Bağkur borcunu ödemesi ya da Bağkur sigortalılığını sonlandırması gerekmektedir. Bu durum düzeltilmelidir.
Sigortalı olarak çalışan kadın, işten ayrıldıktan sonra tarım sigortalısı olarak çalışmaya başlar ve iki sigortalılık süresi arasında hamilelik yaşamışsa doğum sürelerini borçlanabilmektedir. Ancak ilk sigortalılığı tarım sigortalısı olarak çalışan bir kadının, hamilelik yaşamışsa bu süreyi borçlanamamaktadır. Bu konuyla ilgili düzenleme yapılması ve eşitliğin sağlanarak kadın çiftçilerimizin de doğumda geçen süreleri borçlanmasının sağlanması gerekmektedir. Kadın çiftçilerimize doğum borçlanması hakkı getirilmelidir.”
Tüm kadın çiftçilerin ve kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlayan Bayraktar, TZOB olarak, her aşamada üretimde büyük rol oynayan kadın çiftçilerin henüz çok uzağında oldukları hak ettikleri yeri kazandırmak için çalıştıklarını belirtti.