-Dünya Kadınlar Günü…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“Tarımda çalışan 2,4 milyona yakın kadın, hem evlerini çekip çeviriyor hem evde üretim yapıyor hem de tarımsal üretime katılıyor”
-“Günde 16-17 saat çalışan kadın çiftçilerimiz, tarımımızın da belkemiğidir. Tarımsal üretiminin yarıdan fazlasını karşılıyorlar”
-“Çiftçimizi, özellikle de kadın çiftçilerimizi eğitmeden verimlilik sağlanamaz. Bu gerçekten hareketle ülke çapında ‘Kadın Çiftçi Eğitimi’ programını sürdürüyoruz”
-“Kadın çiftçiler için de pozitif ayrımcılık yapılmalı, yıpranma payı, çalıştıkları her yıl için ilave 120 gün, 3 yılda 1 yıl olmalı”
-“Devlet, kadın çiftçilerimizin sosyal güvenlik kapsamına girebilmeleri için yüzde 60 oranında prim desteği yapmalı”
Ankara – 07.03.2016 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarım sektöründe çalışan 2,4 milyona yakın kadının, hem evlerini çekip çevirdiğini hem evde üretim yaptığını hem de tarımsal üretime katıldıklarını vurgulayarak, “Kadın çiftçilerimiz için pozitif ayrımcılık yapılmalı; yıpranma payı, çalıştıkları her yıl için ilave 120 gün, 3 yılda 1 yıl olmalı, sosyal güvenlikte yüzde 60 oranında prim desteği sağlanmalı ” dedi.
Bayraktar, günde 16-17 saat çalışan kadın çiftçilerin, tarımın belkemiği olduğunu, tarımsal üretiminin yarıdan fazlasını karşıladığını vurguladı.
Şemsi Bayraktar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada,
çalışma hayatının her alanında yer alan kadınların tarımda da yaptıkları katkılarla çok önemli roller üstlendiğine işaret etti.
Bayraktar, şöyle devam etti:
“Son rakamlara göre, tarımda çalışan 5 milyon 154 bin kişinin yüzde 46’sını oluşturan 2 milyon 352 bini kadınlar… Buna rağmen, tarımda çalışan kadınların yüzde 79,4’ü ücretsiz aile işçisiyken, sadece yüzde 10’u kendi nam ve hesabına çalışıyor. Tarımdaki kadınların yüzde 93,8’i kendi adına sosyal güvenlik sistemine kayıt değil. Erkeklerden çok daha fazla, hemen her gün 16-17 saat, evdeki işlerinin yanı sıra tarlada, bahçede, ahırda, ağılda çalışıyor. Kırsalda bu kadar büyük bir fonksiyon üstlenen kadın çiftçilerimiz, çoğu zaman geçmişten öğrendikleri geleneksel yöntemlerle üretime katkı sağlıyorlar.
Annelik görevi olması nedeniyle çocuklarının bakım ve gelişimini de üstlenen kadın çiftçilerimizin yaptıkları üretimin hemen her aşamasında gerekli olan tarımsal alandaki yenilikler konusunda bilgilendirebilmeleri için eğitimleri çok önemlidir. Bilinmelidir ki; bir kadın çiftçiyi eğitmek demek, gelecek nesilleri eğitmek demektir. Tarımsal konularda kurumlararası dayanışmayla bütün imkânlarımızı kullanarak eğitim hizmeti vermek, bizim asli görevimizdir.”
-“Eğitim verilmeden verimlilik sağlanamaz”-
Tarımda çiftçinin, özellikle de üstlendikleri fonksiyonlar dolayısıyla kadın çiftçilerin eğitilmeden verimliliğin sağlanamayacağını işaret eden Bayraktar, “”Bu gerçekten hareketle ülke çapında ‘Kadın Çiftçi Eğitimi’ programını sürdürüyoruz” dedi.
Bayraktar, 2012 yılında Türkiye Ziraat Odaları Birliği ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı arasında imzalanan “Kadın Çiftçi Eğitim İşbirliği” protokolü çerçevesinde eğitimlerin gerçekleştirildiğini belirtti. Bayraktar, bu çerçevede kadın çiftçilere, sosyal güvenlik, kooperatifçilik, girişimcilik ve liderlik, kadın hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, iklim değişikliği ana eğitim konuları yanında, her türlü tarımsal faaliyetlerle ilgili eğitim verildiğini vurguladı.
Eğitimlere katılan kadın çiftçilerin, önümüzdeki yıllarda, değişikliğin güçlü temsilcileri olacağına ve yaşadıkları toplumun kırsal kalkınmasına katkı sağlayacaklarına olan inancını vurgulayan Bayraktar, “Şu gerçek çok iyi bilinmelidir ki, sağlıklı nesiller yetiştirebilmenin yolu kadınlardan geçer” dedi.
-“Kadın çiftçiler için pozitif ayrımcılık istiyoruz”-
Kadın çiftçilerin sosyal güvenlik sistemine katılımının desteklenmesi yönünde teşvik edici önlemlere acil ihtiyaç bulunduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Kadın çiftçiler için de pozitif ayrımcılık yapılmalı, yıpranma payı, çalıştıkları her yıl için ilave 120 gün, 3 yılda 1 yıl olmalı.
Devlet, kadın çiftçilerin sosyal güvenlik kapsamına girebilmeleri için yüzde 60 oranında prim desteği yapmalı. Söz konusu desteğin verilmesi durumunda, kadın çiftçilerin sağlık harcamaları eşleri yerine, kendi sigortalarınca karşılanacağından, desteğin büyük kısmı devlete geri dönecek, böylece kayıt dışılık da önlenmiş olacaktır.”
Son dönemlerde artan kadına yönelik şiddete de değinen Bayraktar, “çok sayıda kadın kötü muameleye, işkenceye maruz kalıyor. Hatta öldürülüyor. Bu kabul edilemez bir durumdur. Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak bunu kınıyor ve bütün kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyoruz” dedi.