-TZOB Genel Başkanı
Bayraktar:
-“Küresel iklim
değişikliğinin etkisiyle doğal afetler artıyor. Doğal afetlerden en çok zararı
çiftçilerimiz görüyor”
-“2020 yılının ilk 6 ayında
600’ü aşkın doğal afet yaşandı”
-“Son 10 yılda gerçekleşen doğal afetlere baktığımızda, 2020
yılının ilk 6 ayında; 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2017 yıllarında yıl
boyu yaşanan doğal afetlerden daha fazla afete maruz kaldık”
-“Tarımda üretim üstü açık
bir fabrikada gerçekleşiyor.
Doğal afetler tarımsal
üretime zarar veriyor”
-“Çiftçilerimiz, Nisan, Mayıs, Haziran aylarında ciddi hasarlara
neden olan doğal afetlere maruz kaldı. Bu üç ayda 61 ilimiz doğal afetlerden
etkilendi”
-“Doğal afetler, sigorta yaptırmanın önemini bir
kez daha gösterdi”
-“Tarımda
sigortalılık oranı Çiftçi Kayıt Sistemi kaydı olan üreticilerde yüzde 20’de
kalıyor”
-“Tarım sigortasında prim
tutarları düşürülmeli veya devlet desteği artırılmalıdır. Ürünlerde risklerin tamamı teminat kapsamına
alınmalı ve tarım sigortası zorunlu olmalıdır”
-“Doğal afetlerin önüne
geçebilmek için iklim değişikliği ile mücadele bir zorunluluktur”
-“İklim değişikliği ve doğal
afetlerin, ürünlerin verim ve kalitelerine olumsuz etkileri göz önüne alınarak
önlem alınmalıdır”
Ankara- 03.07.2020- Türkiye
Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, doğal afetlerin, tarımsal
üretimi olumsuz etkilediğini bildirerek, “Küresel iklim değişikliğinin
etkisiyle doğal afetler artıyor. Doğal afetlerden en çok zararı çiftçilerimiz
görüyor” diye konuştu.
Bayraktar, 2009 yılında 461,
2010 yılında 555, 2011 yılında 324, 2012 yılında 538, 2013 yılında 461, 2014
yılında 500, 2015 yılında 781, 2016 yılında 654, 2017 yılında 598, 2018
yılında 871, 2019 yılında ise 935 doğal afet gerçekleştiğini belirtti.
2020 yılının ilk 6 ayında
ise 600’ü aşkın doğal afet yaşandığına dikkati çeken Bayraktar, “Son 10 yılda
gerçekleşen doğal afetlere baktığımızda, 2020 yılının ilk 6 ayında, 2009, 2010,
2011, 2012, 2013, 2014 ve 2017 yıllarında yıl boyu yaşanan doğal afetlerden
daha fazla afete maruz kaldık” diye konuştu.
2020 yılının doğal afetler
nedeniyle tarımsal üretimde zor bir yıl olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Tarımda
üretim üstü açık bir fabrikada gerçekleşiyor. Doğal afetler tarımsal üretime
zarar veriyor” diye konuştu.
Bayraktar, şunları söyledi:
“Bu yıl çiftçilerimiz tam da
üretim sezonumuz olan Nisan, Mayıs, Haziran aylarında ciddi hasarlara neden
olan doğal afetlere maruz kaldı. Bu üç ayda 61 ilimiz doğal afetlerden
etkilendi.
Buğday, arpa, mısır gibi
tahıllar, domates, biber, kabak, patlıcan, hıyar, kavun, karpuz, gibi çeşitli
sebzeler, mısır, patates, şekerpancarı, tütün, pamuk, ayçiçeği, kanola gibi
endüstri bitkileri, kekik, lavanta, adaçayı, çay, yağlık gül, haşhaş gibi tibbi
aromatik bitkiler, zeytin, kayısı, badem, erik, armut bağ, nar, çilek,
kiraz, vişne, ceviz, narenciye, elma, antepfıstığı, fındık gibi meyveler ve
yonca alanları doğal afetlerden zarar gördü. Ayrıca, seracılığın fazla olduğu
Akdeniz Bölgesinde fırtına ve hortum seraların yıkılmasına ve sera örtülerinin
yırtılmasına neden oldu, seralarda yetiştirilen sebzeler ve yeni dikimi yapılan
sebze fideleri de zarar gördü.”
-“Artan doğal afetler, iklim
değişikliği yaşandığının bir göstergesidir”
Bayraktar, son yıllarda
artan doğal afetlerin, ülkemizde iklim değişikliği yaşandığının bir göstergesi
olduğunu belirtti.
Tarımın iklim
değişikliğinden önemli oranda etkilendiğini ifade eden Bayraktar, “Sektör gıda
ve giyim temininin yanı sıra, bağlı sanayilere hammadde sağlayan, hammadde
alan, istihdam yaratan ve dış ticaret fazlası veren bir sektördür. Bu nedenle
iklim değişikliği tarımı sosyo-ekonomik açıdan etkilemektedir. Üretim miktar ve
kalitesindeki azalma ürün fiyatlarının artmasına, tüketicilerin daha fazla
fiyat ödemesine, ithalatın artmasına ve ihracatın azalmasına neden
olabilmektedir” diye konuştu.
-“Doğal afetlerden en çok
üreticiler zarar görüyor”
Doğal afetlerden en çok
zarar gören kesimin üreticiler olduğunu vurgulayan Bayraktar, yaşanan
doğal afetlerin sigorta yaptırmanın önemini bir kez daha gösterdiğine dikkati
çekti. Tarımda sigortalılık oranının Çiftçi Kayıt Sistemi kaydı olan
üreticilerde yüzde 20’de kaldığını belirten Bayraktar şöyle devam etti:
“Tarım sigortasında istenilen düzeyde artışın
sağlanamamasının nedenleri arasında, yüksek prim tutarları gelmektedir. Ürünlerini sigorta yaptırmak isteyen üreticilerin prim bedelleri
devlet tarafından destekleniyor olsa da, prim tutarları halen oldukça
yüksektir. Üreticiler bu fiyatlarla sigorta yaptırmakta zorlanmaktadır. Tarım
sigortasında prim tutarları düşürülmeli veya devlet desteği artırılmalıdır.
Ülkemizde sıkça yaşanan doğal afetler nedeniyle ürünlerde risklerin tamamı
teminat kapsamına alınmalı ve tarım sigortası zorunlu olmalıdır.”
-Yapılması gerekenler-
Doğal afetlerin önüne geçebilmek
için iklim değişikliği ile mücadelenin bir zorunluluk olduğunu belirten
Bayraktar yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
“Tüm ülkeler iklim
değişikliği ile mücadeleye odaklanmalıdır.
Emisyonların azaltılmasına
yönelik politikalar ve çabalar etkili olsa dahi, az da olsa iklim değişikliği
kaçınılmazdır. Bu nedenle iklim değişikliğinin etkilerini azaltacak stratejiler
geliştirilmelidir.
İklim değişikliği ve doğal
afetlerin, ürünlerin verim ve kalitelerine olumsuz etkileri göz önüne alınarak
önlem alınmalıdır. Tarımla ilgili tüm kesimlerin iklim değişikliği konusunda
bilinçlendirilmesi için çalışmalar yapılmalıdır.
İklim değişikliği ve doğal
afetlerin etkisini azaltmada, erozyon kontrolü, sulama için baraj yapımı, doğru
gübre kullanımı, yeni ürünlerin ortaya çıkarılması, toprak verimliliğinin
iyileştirilmesi, ekim ve hasat zamanlarında değişiklik yapılması, kuraklığa
dayanıklı ürünlerin geliştirilmesi, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi
gibi çalışmalar yapılmalıdır. Toprağın ve suyun yönetimine, korunmasına yönelik
eğitim programları düzenlenmelidir.
İklim değişikliğinin
yavaşlatılmasında önemli faktörlerden birisi yutak alanlardır. Türkiye için en
fazla yutağa fırsat veren kaynaklar sırasıyla ormanlar, tarım alanları ve
meralardır. Bu alanlar korunmalı, amaçları dışında kullanılmamalıdır.”