Çiftçilerimizin Belediyelerden Beklentileri
ANKARA- 15.03.2024-GÖRÜNTÜLÜ- Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel
Başkanı Şemsi Bayraktar, yaklaşan yerel seçimler öncesi
çiftçilerimizin belediyelerden beklentilerine ve taleplerine yönelik Ziraat
Odaları aracılığıyla yapılan çalışmanın sonuçlarını görüntülü
basın açıklamasıyla değerlendirdi.
“6360 Sayılı Kanunla Büyükşehir belediyelerinin
tarım sektörüne yönelik sorumlulukları arttı”
“Tarım, stratejik
bir sektör olması sebebiyle tüm dünyada destekleniyor ve korunuyor. Ülkemizde de
başta kamunun yaptığı destekler olmak üzere tarım sektörüne birçok farklı
araçla destek veriliyor. Yerelde de belediyeler tarafından tarım sektörüne
destekler, teşvikler ve yatırımlar yapılıyor.
2012 yılında
yayınlanan 6360 sayılı Kanun’un 2014 yılında yürürlüğe girmesiyle birlikte
Büyükşehir ile ilçe belediyelerine tarım sektörüne yönelik hizmet ve
faaliyetler konusunda görev ve yetkiler verildi.
Ülkemizde kırsal alana
hizmet etme görevi 81 ilin 30’unda büyükşehir belediyeleri, kalan 51 ilde ise
il özel idarelerinin yetkisinde bulunuyor. Kanunla verilen görev ve yetkiler
sonucu 2014 yılından bu yana büyükşehir belediyeleri tarımsal üretimin doğrudan
içindedir. Geçen süreç içerisinde büyükşehir belediyeleri tarıma yönelik hizmet
götürme birimlerini oluşturdu. Bu açılan birimler bölgeleri dâhilinde tarıma ve
kırsal alanlara yönelik çalışmalar yapıyor, destekler veriyor.
Birliğimiz tarafından
Ziraat Odalarımız aracılığıyla bir çalışma yapıldı. İl ve ilçelerde
belediyelerin tarım sektörüne yönelik gerçekleştirdiği çalışmalar ve
çiftçilerin belediyelerden beklentileri tespit edildi. Yapılan çalışma
neticesinde, büyükşehir belediyelerinin bulunduğu illerde tarım alanlarının
yeterince korunmadığı, verilen desteklerin çiftçiler tarafından yeterli
bulunmadığı tespit edildi.”
“Büyükşehirlerde, 10 yılda toplam işlenen tarım
arazilerinde 2,5 milyon dekar azalma oldu”
“Ülkemizde işlenen
tarım alanı ve uzun ömürlü bitki alanı toplamı 2023 yılı itibarıyla 23 milyon
941 bin 709 hektardır. Toplam tarım alanının yüzde 55,7’si yani 13 milyon 337
bin 897 hektar büyükşehir belediyesi sınırları içerinde bulunan 30 ildedir.
2014 yılında 30 büyükşehir
belediye sınırlarında bulunan işlenen tarım alanı ve uzun ömürlü bitki alanı
toplamı 13 milyon 589 bin 850 hektardır. 2023 yılında ise yüzde 1,85 azalarak
13 milyon 337 bin 897 hektara geriledi.
6360 sayılı
Büyükşehir Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten bu yana 10 yıl geçti ve bu
sürede büyükşehirlerde 2 buçuk milyon dekarlık işlenen tarım alanı yok oldu.
Büyükşehirlerin
önemli kısmı sanayinin fazla olduğu, sahile yakın turizmin daha ön planda
olduğu illerden oluşuyor. 1. sınıf verimli tarım arazilerinin fazlaca olduğu bu
illerde tarım arazilerinin, tarım dışı amaçla kullanımına yönelik tehdidi gün
geçtikçe daha da artırıyor.”
“Kırsal nüfusun oranı yüzde 23’e geriledi”
“Ülkemizde kırsal
nüfus da azalma yaşanıyor. Dünya Bankası’nın verilerine göre 2014’te Türkiye
nüfusunun yüzde 27’si kırsalda yaşarken 2022’de bu oran yüzde 23’e geriledi.
Son yıllarda kırsaldan kente göçün hızlandığı göz önüne alındığında karşımıza
ilk olarak kırsal bölgelere sosyal ve kültürel yaşantıyı geliştiren hizmetlerin
götürülmesi gereği çıkıyor. Belediyeler, kırsal hayatın doğal yapısını bozmadan
sosyal ve kültürel açıdan destek vererek buraları yaşanılabilir hale
getirmelidir.”
“Büyükşehir belediyeleri çiftçilere en fazla tohum,
fide ve girdi destekleri yapıyor”
“Yine yaptığımız
çalışmada, 6360 sayılı Kanunla 30 büyükşehir belediyesinde tarımsal üretime
yönelik kurulan birimlerle çeşitli destekler verilmesine rağmen diğer belediyelerde
tarımsal üretime yönelik faaliyetler yok denecek kadar azdır. Belediyelerce
verilen desteklerin başında en fazla tohum, fide, fidan dağıtımının yapıldığı
tespit edildi.
Ayrıca, bazı
belediyeler tarafından afet sonrası yardımlar, mazot, gübre, yem, ilaç, tarım
alet-makine, malç naylonu, tekne bakım malzemesi, sera yardımları yapıldığı ve
kırsal kalkınmaya yönelik projeler üretildiği de tespitlerimiz arasındadır.
Çiftçilerimizin
ihtiyacı olan desteklerin tespiti ve uygulanmasıyla kırsal alana yönelik
projeler yapılmasında bazı belediyeler Ziraat Odalarımız ve kooperatiflerle
birlikte çalışırken, çoğu belediye de bu çalışmayı yapmıyor.”
“Ülkemizde
gerçekleştirilen tarımsal üretimin yarıdan fazlası 30 ilde yapılıyor”
“Ülkemizde
tahıllar ve diğer bitkisel ürünler ekim alanlarının yüzde 56’sı, sebze
bahçeleri alanlarının yüzde 68’i, meyveler, içecek ve baharat bitkileri
alanlarının yüzde 75’i büyükşehirlerde bulunuyor.
Ayrıca
büyükşehirlerde, Türkiye sığır varlığının yüzde 54,8’ine, koyun varlığının
yüzde 56’sına, keçi varlığının yüzde 56 buçuğuna ve kümes hayvanlarının yüzde
67’sine sahiptir.
Ülkemizde bulunan tarım
alanlarının yüzde 55,7’sini oluşturan, bitkisel ve hayvansal üretimin yarıdan
fazlasının yapıldığı 30 ilde tarımsal üretime ve çiftçilere verilen önem ve
ayrılan kaynak daha fazla olmalıdır. Kırsala
harcanacak kaynağın yerinde kullanılmasına dikkat edilmeli, ihtiyaçlar yerinde
tespit edilerek çözüm sağlanmalıdır. Dolayısıyla belediyelerin yaptığı
ve yapacağı desteklerin çiftçi odaklı olması önemlidir.”
On
ana başlıkta çiftçilerin belediyelerden beklentileri
1-Tarım arazileri korunmalıdır
“Köy tüzel
kişiliğine ait tarım arazilerinin 6360 sayılı Kanunla büyükşehir belediyelerine
devredilmesiyle köylere ait arazilerle verimli tarım arazilerini korumak
büyükşehir belediyelerinin en önemli sorumluluklarından biri haline geldi.
Büyükşehir belediyeleri, kendilerine emanet edilen bu arazilere sahip
çıkmalıdır. Tüm belediyeler arazilerin amacı dışında kullanılmaması ve imara
açılmaması konusunda her türlü tedbiri almalıdır.
Belediyeler,
her ilde oluşturulan Toprak Koruma Kurullarında Ziraat Odalarının yer almasına
destek vermeli ve bu kurullara gelen amaç dışı kullanım taleplerine yönelik de
Ziraat Odalarıyla birlikte hareket etmelidir.”
2-Kırsalda genç nüfusu tutabilmek için sosyal
alanlar artırılmalıdır
“Gençleri
kırsalda tutamamak, tarımsal üretimde sorunların en başında yer alıyor. Bunun
en önemli nedenleri arasında ise kırsal alanda eğitim, sağlık ve benzeri
imkanların kısıtlı olması, sosyal ve kültürel imkanların olmaması geliyor.
Kırsal
nüfusun gençleştirilmesi için kırsalın sorunları çözülmeli, kent ve kır
arasındaki ekonomik ve sosyal farklılıklar giderilmelidir. Bu anlamda her belediye kırsal alana
daha fazla kaynak ayırmalı, kadınlara yönelik eğitici ve meslek edindirici
kurslar açmalı, çocuklar için etkinlik alanları oluşturmalıdır.”
3- Belediyeler ve Ziraat Odaları birlikte hareket
etmelidir
“Tarıma verilen
desteklerin etkinliği her zaman sorgulanıyor ve tartışılıyor. Tarımsal
desteklerdeki en önemli sorun, desteklerin çiftçinin ihtiyaçlarını karşılayıp
karşılamadığıdır. Bu sorunun çözümü de çiftçiyle birlikte hareket etmekten
geçiyor. Belediyeler, yaptıkları ve yapacakları uygulamalarda mutlaka çiftçi
ihtiyaçlarını en iyi bilen, çiftçiyi en iyi tanıyan Ziraat Odalarıyla beraber
hareket etmeli, görüşlerini almalıdır.”
4- Pazarlama kooperatiflerinin
kurulmasına destek olmalıdır
“Tarımdaki
en önemli sorunlardan biri ekonomik örgütlenme ve bunun sonucu olarak pazarlama
sorunlarıdır. Kooperatifleşme ve önemi konusunda belediyeler ve Ziraat Odaları
işbirliği ile çiftçi eğitimleri yapmalıdır. Belediyeler, pazarlama
kooperatiflerinin kurulmasına öncülük etmeli, etkin, fonksiyonel, profesyonel,
idari ve mali açıdan güçlü örgütlenmenin oluşturulması sağlanmalıdır. Kooperatiflerle
hem üretime hem de üretilen ürünlerin tüketiciye en kısa yoldan ulaşmasını
sağlayacak çalışmalar yapılmalıdır.”
5- Semt pazarlarında üreticilere daha fazla yer
ayrılmalı, üretici pazarları her ilçede kurulmalıdır
“Pazar Yerleri
Hakkında yönetmelik hükümlerinde pazaryerlerinin en az yüzde 20’sinin özel
satış yeri olarak üreticilere ayrılması hükmü bulunuyor. Ürettiği ürünü
doğrudan semt pazarında satmak isteyen üreticimize tüm belediyeler yer ayırmalı
ve ayrılan alan yüzde 20 ile sınırlandırılmamalıdır. Bu sınırlama özellikle yaz
aylarında ürün arzındaki artış nedeniyle kendi ürününü pazarda satmak isteyen
üreticilerimize engel teşkil ediyor.
Yine belediyelerce
belirlenecek günlerde sadece üreticinin ürettiği ürünü halka doğrudan
sunabileceği üretici pazarlarının her il ve ilçede kurulması sağlanmalıdır. Gıda
fiyatları üzerinden haksız kazanç elde etmeye yönelik hareketlere belediyeler
tarafından izin verilmemelidir.
Belediyelerin
hallerde yaş sebze ve meyve ticaretine yönelik denetimlerinin yanı sıra,
halkımıza gıda arzında son nokta olan bakkal, market, fırın gibi temel tüketim
mallarının satıldığı noktalarda, denetimler artırılmalı, piyasa üzerinde bozucu
etkisi olanlara ceza uygulanmalıdır.”
6-Destekler artırılmalıdır
“Belediyelerin
kırsal alanda gerçekleştirdiği çalışmaların en önemlisi çeşitli konularda
yapılan desteklerdir. Belediyeler tohum, girdi ve benzeri konularda çiftçilere
hibe destekleri yapıyor.
Bazı belediyeler
Ziraat Odaları ve Kooperatifler aracılığıyla çiftçilere tarım alet ve makinası
hibe ediyor. Belediyelerin çiftçilerin ihtiyaçları doğrultusunda bu destekleri
artırması bekleniyor.
Destek miktarını
artırmanın yanı sıra desteklerin düzenli olarak verilmesi ve verilecek
desteklerin üretim döneminden önce açıklanması da önem arz ediyor.
Özellikle de
tohum, fide, gübre, mazot, yem ve ilaç gibi girdilerin tek bir defaya mahsus
verilmesi, tarımsal üretimin sürdürülebilirliğine katkı sunmayacaktır.”
7-Kırsal Alanlara altyapı hizmetleri artırılmalıdır
“Tarımsal üretim
için yapılan destekler kadar önemli bir diğer husus da tarımsal üretim
yapılacak alandaki altyapının uygunluğudur. Türkiye’nin birçok kırsal
bölgesinde bu anlamda eksiklikler vardır. Belediyeler; yol ıslahı, tarla
yollarının yapımı ve bakımı, tarım arazilerindeki drenaj ve sulama kanallarının
bakımı gibi yatırımlarını artırmalıdır.”
8-Tarımsal ürün işleme tesisleri kurulmalıdır
“Bölgede tarımsal
faaliyetlerin gelişmesinde, üretimin artırılması ve daha kolay pazarlanmasında
ürüne yönelik işleme tesislerinin kurulması oldukça önemlidir.
Belediyeler, İl ve
ilçelerin üretim deseni ve çiftçi ihtiyaçlarına göre tespit edilerek,
meyve-sebze kurutma, meyve suyu, ürün paketleme tesislerinin, soğuk hava
depolarının ve toprak, bitki ve sulama suyu analiz laboratuvarlarının
kurulmasında öncülük etmelidir.
Tarımsal ürünlerin
pazarlanmasında markalaşmanın önemi biliniyor. Bitkisel ve hayvansal ürünlerin
işlenmiş ve paketlenmiş olarak pazarlanması için gerekli altyapı ve pazar
ağlarının belediyelerce bölgelerde oluşturulması önemlidir.”
9- Yenilenebilir Enerji kaynaklarının kurulmasına
destek olmalıdır
“Hem dünyada hem
de ülkemizde yenilenebilir enerjiye rağbet artıyor. Çevrenin sürdürülebilirliği
ve tarımsal maliyetlerin azaltılması için belediyeler bölgelerinde biyogaz,
rüzgâr enerjisi ve güneş enerjisi gibi alternatif enerji kaynaklarının
çoğalmasına ön ayak olmalıdır.”
10- Kırsal
Turizm ile kırsalda gelirin artırılması sağlanmalıdır
“Tarım, her ne
kadar kırsal alanların en önemli ekonomik faaliyeti olsa da son zamanlarda
kırsal turizm, eko turizm ve agro turizm gibi faaliyetler de ön plana çıkıyor.
Kent merkezinde yaşayanların kırsal hayata yönelik artan ilgileri sonucu kırsal
kesimde yeni gelir kapıları açılıyor.
Belediyelerin
kırsal alanları tanıtıcı faaliyetlerde bulunmaları ve cazibe yaratmaları hem
üreticilerin hem de bölgedeki diğer insanların gelirlerini artıracak, kırsal
kalkınmaya katkı sağlayacaktır.”