Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Türkiye Ziraat Odaları Birliği > Haberler > Bayraktar, Elazığ’da tarım sorunlarını ve kuraklığın etkilerini inceledi…

Bayraktar, Elazığ’da tarım sorunlarını ve kuraklığın etkilerini inceledi…

Bayraktar, Elazığ’da tarım sorunlarını ve kuraklığın etkilerini inceledi…

Kuraklık en çok Buğday, Arpa, Üzüm üretimini ve Hayvancılık sektörünü etkiledi.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Elazığ’da yaşanan kuraklığın boyutlarını gözler önüne sermek ve alınması gereken önlemleri dile getirmek üzere bir dizi incelemelerde bulunarak bir basın toplantısı düzenlendi.

Elazığ Ziraat Odasında düzenlenen toplantıda konuşan TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Kuraklıktan etkilenen çiftçilerin borçlarının 4 yıl faizsiz olarak ertelenmesi gerektiğini belirterek, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Doğu Anadolu Bölgesini batıya bağlayan yolların kavşak noktasında bulunan Elazığ’da nüfusun % 36’sı köylerde yaşarken, çalışan nüfusun yaklaşık % 59’u tarımda istihdam edilmektedir. 

İldeki bitkisel üretim desenine bakıldığında toplam tarımsal alanın % 32’sinde buğday, % 17’sinde arpa, % 6’sında üzüm ve %2’sinde kayısı yetiştirilmektedir.
Bu yıl yaşanan kuraklık Elazığ’ı da etkilemiştir.
Yapılan hasar tespit çalışmaları sonucu buğdayda ortalama % 70 verim kaybı açıklansa da kayıp % 90’a ulaşmaktadır. Sulanan arazilerde ise kuraklıktan kaynaklanan su sıkıntısından verim kayıpları yaşanmaktadır. Örneğin Eyüp bağları sulama istasyonundan su alınamadığından özellikle Uluova bölgesinde su sıkıntısından kaynaklanan verim düşüşleri yaşanmıştır. Yine yaşanan su sıkıntısı sonucu mısır ekimleri gerçekleştirilememiştir.
Tarımsal üretim değerine göre ilin pazarlanan bitkisel üretim değerinin % 20’sini oluşturan üzüm üretimi de bu yıl don ve kuraklıktan etkilenmiştir. Özellikle Kuzova bölgesindeki bağlarda dona bağlı yanma ve kuraklığa bağlı hastalık sonucu % 50 verim kaybı beklenmektedir.
Ülkemiz kayısı üretiminin % 3’ünü gerçekleştiren Elazığ’da kayısı bahçelerinde hem kuraklık, hem de bahar aylarında yaşanan don olayından kaynaklanan % 40-50 arasında verim kaybı meydana gelmiştir.

Elazığ’da hayvancılık da oldukça önemlidir. Toplam tarımsal üretim değerinin % 60’ını hayvansal üretim oluşturmaktadır. Bu yıl yaşanan kuraklık Bölgede sadece bitkisel üretimi değil, hayvancılığa da zarar vermiştir. Kuraklık nedeniyle meralarda otlar da yetişmemiş veya kurumuş olduğundan hayvanları otlatma, besleme imkanı kalmamıştır.
Tarımda yaşanan sorunlara ek olarak bu yıl Elazığ’da tarımsal üretime kuraklık’da eklenince bölge çiftçisi oldukça zor bir duruma düşmüştür.
Öncelikle yaşanan kuraklığın zararları telafi edilmelidir. Bu sebeple; alınacak yardım kararının amacına ulaşabilmesi için, kararnamede il ve ürün sınırlaması yapılmamalıdır.
Kuraklık zararlarının belirlenmesi il ve ilçe seviyesinde kurulan Hasar Tespit Komisyonlarınca yapılmaktadır. Zarar söz konusu değilse, o ürün ve çiftçilerin hazırlanacak raporlarda yer alması zaten mümkün değildir. Ürün belirtildiği takdirde diğer ürünleri zarar gören üreticiler destekten faydalanamamaktadır.

Kuraklık yardımı ile ilgili kararnamede sadece TC Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının ertelenmesi ve tohumluk yardımı yapılması yeterli değildir.
Çiftçilerin tarımsal faaliyetlerine yönelik tüm borçları faizsiz olarak ertelenmelidir.
Bu çerçevede TC Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri ile özel bankalardan alınan tarımsal kredi borçları da faizsiz ertelenmelidir.
Çiftçilerimizin tarımsal sulama amacıyla kullandıkları elektrik borçları ve Bağ-Kur borçları faizsiz ertelenmelidir.
Ziraat Bankası, yeni üretim döneminde üretimlerini sürdürebilmeleri için borçları yapılandırılarak ertelenen üreticilere yeniden kredi vermelidir.
Tohumluk yardımları ihtiyacı karşılayacak düzeyde belirlenmelidir.
Bölgedeki hayvan üreticilerimize verilecek yem desteği artırılmalıdır.
Yardımı hak eden üreticilerin ödemeleri en kısa sürede yapılmalıdır.
Sulu tarım yapılan alanlarda su sıkıntısı mevcuttur. Çiftçiler su sıkıntısı sebebiyle sulama yapamamakta, sulanan alanlarda da kuraklık etkisini göstermektedir. Bu sebeple sulanan alanlarda dikkate alınmalıdır.
Daha önce de ifade ettiğim üzere ilin tarımsal üretim değerinin % 20’sini oluşturan üzümde son yıllarda yaşanan pazarlama sorunlarına da değinmek istiyorum.
Bilindiği üzere dünyaca ünlü Öküzgözü, Boğazkere üzüm çeşitleri de bu yöreye has çeşitlerdir.
Yörede üretilen üzümün % 20-25’i şaraplık, % 50-60’ı sofralık, % 15-20’si ise şıralık olarak pazarlanmaktadır. Bölgede Tekel’in Şarap Fabrikasının özelleşmesiyle başlayan pazarlama sıkıntısı gittikçe artmıştır. Üzümü depolama ve bekletme şansının olmaması sonucu çiftçi, ürünü çoğunlukla maliyetin altına satmak durumunda kalmaktadır.
Bölgedeki sivil toplum kuruluşlarının çabasıyla kurulacak olan şarap fabrikası piyasada fiyat dengesi ve pazarlama sorunun çözümü için oldukça önemli bir gelişmedir.
Ancak bununla birlikte özellikle sofralık üzümlerde soğuk hava depolarına ürünün pazarlama sezonunun uzatılmasına ihtiyaç vardır.
Elazığ’ın en önemli özeliklerinden biriside su ürünleri üretimi bakımından önemli bir potansiyelinin bulunmasıdır. Su ürünleri üretimi için yeterli miktarda su kaynağı ile kafes balıkçılığı için yeterli su yüzey alanı vardır.
Hazar gölü yanı sıra Murat ve Fırat nehirleri üzerine kurulu bulunan Keban ve Karakaya baraj gölleri ile Cip ve Kalecik baraj gölleri ve diğer göletlerde yürütülen balıklandırma çalışmaları ile tatlı su balıkçılığının geliştirilmesine olumlu yönde katkıda bulunulmaktadır. Doğal ortamdaki üretimin yanı sıra özellikle Keban ve Karakaya baraj gölleri başta olmak üzere diğer göl ve su kaynakları üzerinde aynalı sazan ve alabalık yetiştiriciliği gerçekleştirilmektedir.
Kısacası Elazığ, mevcut su kaynakları ve su ürünleri üretim alanları ile su ürünleri üretim potansiyeli açısından ülkemizin en zengin illerinden biri konumuna gelmiştir. Bu potansiyeli yeterince değerlendirmek ve yeni istihdam sahaları yaratmak amacıyla su ürünleri üretimindeki sorunlarda mutlaka çözüme kavuşturulmalıdır.
Bu için;
· Yem maliyetlerinin düşürülmesi,
· Su kaynaklarının özellikle göl yüzey alanlarının su ürünleri üretiminde kullanılması,
· Su ürünleri yetiştiricileri birliği/kooperatiflerinin kurulması,
· Su ürünleri işleme tesislerinin kurulması,
· Avcılık yoluyla yapılan üretimin arttırılması.
· Balık yemi üretiminin Elazığ’da gerçekleştirilmesiyle balık üretim maliyetinin düşürülmesi, böylece rekabet gücünün ve yavru balık üretiminin arttırılması gerekmektedir.