Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Türkiye Ziraat Odaları Birliği > Haberler > Antep fıstığında don ve kuraklık hasadı etkiledi

Antep fıstığında don ve kuraklık hasadı etkiledi

-Antep fıstığında don ve kuraklık hasadı etkiledi

-TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar: “Mart ayı sonunda meydana gelen don afeti ve devamında yaşadığımız bölgesel kuraklık Antep fıstığı üretimini vurdu. Rekoltede düşüş bekliyoruz”

-“Fiyat artışından üreticimiz yararlanamıyor. Borçlu olan üreticimiz ürünü ucuz fiyattan elden çıkarmak zorunda kalıyor”

-“Antep fıstığı üretiminde geleneksel metotlar bırakılmalı, kalite ve verimi artıran sulamanın yapılabilmesi için yüzde 60’a varan oranlarda su tasarrufu sağlayan basınçlı sulama sistemleri  kurulmalıdır”

-“Depolama süresi uzun olan Antep fıstığında, piyasada kaliteli ürünün her an bulunabilmesi, fiyat istikrarı sağlanması ve üreticimizin yeterli gelir elde edebilmesi için lisanslı depoculuk ve ürün ihtisas borsaları kurulması bir

zorunluluktur”

-“Antep fıstığı, ceviz, badem gibi meyvelerin son yıllarda insan sağlığına olumlu katkıları nedeniyle sert kabuklu meyveler ve kurutulmuş meyveler sektörü sürekli büyüyor”

-“Bu sektörde söz sahibi bir ülke olmamız içten bile değil. Kaliteli üretimi artırarak, pazarın istediği standartlarda ürün temini sağlarsak ihracat gelirimiz artar”

 

Ankara – 11.10.2014 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Antep fıstığında yaşanan don ve kuraklığın üretimi etkilediğini bildirerek, “Mart ayı sonunda meydana gelen don afeti ve devamında yaşadığımız bölgesel kuraklık Antep fıstığı üretimini vurdu. Rekoltede düşüş bekliyoruz” dedi.

Bayraktar, hasadı büyük ölçüde tamamlanan Antep fıstığı konusunda yaptığı açıklamada, Antep fıstığında geçen yıl 88 bin 600 ton olan üretimin, bu yıl birinci tahmin verilerine göre 95 bin tonu bulacağı tahmini yapılsa da üretimin geçen yılın rekolte rakamının altında kalacağının görüldüğünü, bunun bir sonucu olarak fiyatların da arttığını belirtti.

Tarım ürünlerinin kayıt altına alınmasının çok önemli olduğunun altını çizen Bayraktar, şu bilgileri verdi.

“Fiyat artışından üreticimiz yararlanamıyor. Borçlu olan üreticimiz ürünü ucuz fiyattan elden çıkarmak zorunda kalıyor. Fırsatçılara, stokçulara, aracılara gün doğuyor. Yetiştirdiği üründen para kazanması gereken üreticimiz, maalesef hak ettiğini geliri elde edemiyor. Tüketici ise daha pahalı ürün yemek zorunda kalıyor.

Antep fıstığında yaşanan bu durum sadece bu ürüne has bir olgu değil. Üreticimiz, depolama süresi uzun olan fındık, Antep fıstığı, ceviz, badem, kestane gibi tüm sert kabuklu meyvelerle, kuru kayısı, kuru incir, kuru üzüm gibi kurutulmuş meyvelerde bu sorunu yaşıyor.”

 

-Türkiye dünya çapında sert kabuklu meyve ve kurutulmuş

meyve üreticisi-

 

Türkiye’nin dünya çapında önemli bir sert kabuklu meyve ve kurutulmuş meyve üreticisi ülke olduğunu vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Bu bakımdan, Antep fıstığı, ceviz, badem gibi meyvelerin son yıllarda insan sağlığına olumlu katkıları nedeniyle sert kabuklu meyveler ve kurutulmuş meyveler sektörü sürekli büyüyor. Bu sektörde söz sahibi bir ülke olmamız içten bile değil. Kaliteli üretimi artırarak, pazarın istediği standartlarda ürün temini sağlarsak ihracat gelirimiz artar.

Ülkemizde Antep fıstığı sulama olmadan, kuruda üretilmektedir. Antep fıstığı üretiminde geleneksel metotlar bırakılmalı, kalite ve verimi artıran sulamanın yapılabilmesi için yüzde 60’a varan oranlarda su tasarrufu sağlayan basınçlı sulama sistemleri kurulmalıdır. Bunun için üreticimiz teşvik  edilmeli, yeni bahçe tesisi için destek verilmelidir.

Depolama süresi uzun olan Antep fıstığında, piyasada kaliteli ürünün her an bulunabilmesi, fiyat istikrarı sağlanması ve üreticimizin yeterli gelir elde edebilmesi için lisanslı depoculuk ve ürün ihtisas borsaları kurulması bir zorunluluktur. Bu işten üretici de sanayici de tüketici de ülkemiz de karlı çıkacaktır.”