-23 Mart Dünya Meteoroloji Günü…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Üstü açık fabrika olan tarım için meteoroloji hayati önemdedir”
-“İklim değişikliği, ozon tabakasının incelmesi, sıcaklık, yağış, dolu, fırtına, hortum her türlü meteorolojik olay ilkin tarımı
etkiliyor”
-“Gerekli tüm tedbirler alınıp en son teknoloji kullanılsa bile tarımda üretim, verimlilik ve kalite iklimden bağımsız olamaz”
-“Son yıllarda iklim değişikliğinin etkileri sonucu meteorolojik afetler artmış, artan afetlerden en fazla etkilenen sektör tarım
olmuştur”
-“2017’de zarar oluşturan meteorolojik olağanüstü olayların yüzde 36’sını fırtına ve hortum, yüzde 31’ini şiddetli yağış ve sel,
yüzde 16’sını dolu, yüzde 7’sini kuvvetli kar, yüzde 4’ünü yıldırım, yüzde 1,5’ini çığdan, kalan yüzde 1’i ise diğer afetlerden oluştu”
Ankara –
22.03.2018 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi
Bayraktar, üstü açık fabrika olan tarım için meteorolojinin hayati önemde
olduğunu bildirerek, “İklim değişikliği, ozon tabakasının incelmesi, sıcaklık, yağış, dolu,
fırtına, hortum her türlü meteorolojik olay ilkin tarımı etkiliyor” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, meteorolojinin, başta
tarım olmak üzere, ulaşım, çevre, şehircilik gibi pek çok faaliyet alanını
yakından ilgilendirdiğini belirtti. Planlamalar yapılırken meteorolojik
olayların olası etkileri üzerinde titizlikle durulması gerektiğini vurgulayan
Bayraktar, insanoğlunun tarih boyunca gökyüzünde olan yağmur, kar, fırtına,
şimşek gibi olaylara ilgi duyduğunu bildirdi.
Üstü açık fabrika olan tarım için
meteorolojinin hayati önemde olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları
kaydetti:
“Meteoroloji biliminin takip ettiği iklim
değişikliği, ozon tabakasının incelmesi, sıcaklık, yağış, dolu, fırtına, hortum
gibi meteorolojik olaylar üstü açık fabrika olarak tanımladığımız tarım sektörü
için de oldukça önemlidir. Hava olaylarının üreticilerimiz için taşıdığı önem
dikkate alındığında Meteoroloji Günü farkındalık oluşturması bakımından önemli
bir gün olarak karşımıza çıkmaktadır.
Gerekli
tüm tedbirler alınıp en son teknoloji kullanılsa bile tarımda üretim,
verimlilik ve kalite iklimden bağımsız olamaz. Son yıllarda iklim
değişikliğinin etkileri sonucu meteorolojik afetler artmış, artan afetlerden en
fazla etkilenen sektör tarım olmuştur. Tamamen önlenmesi mümkün olmayan afetler
son yıllarda sık sık görülmekte çiftçilerimiz için zaman zaman büyük
felaketlere neden olmaktadır. Üretimde meydana gelebilecek miktar kayıpları ve
kalitenin düşmesi, üretici gelirlerini azalttığı gibi ulusal ekonomiyi de olumsuz
etkilemektedir.”
-“2014’den
bu yana yıllık olağanüstü olay sayısı 500’ün altına inmedi”-
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre,
1963 yılındaki 329 zarar oluşturan meteorolojik olağanüstü olay dışında 1940-2008
döneminde hiçbir zaman yıllık 300’ü geçmeyen zarar oluşturan meteorolojik
olağanüstü olay sayısının, 2009’da 461, 2010’da 555, 2011’de 324, 2012’de 538,
2013’de 461, 2014’te 500, 2015’de 781, 2016’da 654, 2017’de 598 olduğu
bilgisini veren Bayraktar, şöyle devam etti:
“2014 yılından bu yana yıllık zarar oluşturan
meteorolojik olağanüstü olay sayısı 500’ün altına inmedi. 2017’de zarar
oluşturan meteorolojik olağanüstü olayların yüzde 36’sını fırtına ve hortum,
yüzde 31’ini şiddetli yağış ve sel, yüzde 16’sını dolu, yüzde 7’sini kuvvetli
kar, yüzde 4’ünü yıldırım, yüzde 1,5’ini çığdan, kalan yüzde 1’i ise diğer
afetlerden oluştu.
Artan bu afetler tarım ürünlerine oldukça
fazla zarar vermekte, tarımsal faaliyet bir üretim sezonunda çoğu zaman hemen
hemen her türlü riskle karşı karşıya kalmaktadır.
Meteorolojik
karakterli doğal afetlerin artmasının tarım sektörüne verdiği zararların
azaltılması, beklenen afetlere karşı önceden önlem alınabilmesi, meteorolojik
veri ve tahminlerin tarımda daha etkin kullanımının sağlanması gittikçe daha
fazla önem kazanmaktadır.”
-“Üreticiler
zirai meteoroloji hakkında daha fazla bilgilendirilmeli”-
Bayraktar, üreticilerin, zirai meteoroloji
hakkında daha fazla bilgilendirilmesi, doğru kaynaktan alınan meteorolojik
bilgi ve verinin kullanımının sağlanarak tarımsal faaliyetlerin planlanmasında
ve yapılmasında, erken uyarı sistemlerinin ve duyuruların takip edilerek
afetlerin olası etkilerinin en aza indirmeleri konusunda bilinçlendirilmesi
gerektiğini belirtti. Şemsi Bayraktar, “özellikle son yıllardaki
bilimsel ve teknolojik gelişmeler sonucu, uydu ve bilgisayarların meteorolojik
çalışmalarda kullanılması, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi yaşanan
afetlerden zarar görme oranını azaltabilmektedir” dedi.