-TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar:
-“Fındıkta alan bazlı desteğin devamını istiyoruz”
-“ Çaykur korunmalı, rehabilite edilmeli. Üreticinin sırtından özel sektör desteklenmemeli”
-“Kimse Ziraat Odalarının güçlenmesini istememiş. Bu kurum güçlü olmazsa çiftçiye eğitim, enformasyon
hizmetlerini de veremez”
-“ Ziraat Odaları’na gelen para çiftçinin alın teri. Son kuruşuna kadar çiftçimiz için harcamalıyız”
-TBMM Başkanı Cemil Çiçek:
-“Çiftçi kesimi, ülkemizin önemli bir kesimi.
Vazgeçilmez de bir kesimi. Günümüzde yaptığımız iş daha stratejik hale geldi”
-“Anayasa toplantılarının önemli unsurlarından biri Ziraat Odaları Birliği’dir. Bizimle bölge bölge dolaşıyorlar”
-Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar:
-“ Bakanlar Kurulu kararı imzaladık. Bütün ne kadar çay bahçesi varsa resmileştirebilecek”
-Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Arzu:
“Et Balık Kurumu müdahale kurumu olacak. Fiyat dalgalanmalarının önlenmesi için bu yapılacak. Okullarda
süt dağıtımı başlayacak. İhale süreci devam ediyor”
-TZOB Yönetim Kurulu Üyesi, Karadeniz Bölge Temsilcisi Kozoğlu:
“Çaykur’un alım kotasının artırılması, yaşlanan çay ve fındık bahçelerinin yenilenmesi gerekir”
Trabzon – 07.04.2012 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, fındıkta Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) alımdan çıktığını, telafi edici ödemelerin başladığını bildirerek, “fındıkta alan bazlı desteğin devamını istiyoruz” dedi.
Şemsi Bayraktar, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Karadeniz Bölge toplantısında yaptığı konuşmada, üreticinin alternatif ürünlere geçmesinin zor olduğu bölgeden hem göçün önlenmesi, hem de insanların refahının sağlanması, fiyatta yaşanan spekülatif hareketlerin önlenmesi için bunu istediklerini söyledi. Çay alım fiyatı belirlenirken, Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği’nin görüşünün alınması gerektiğini bildiren Şemsi Bayraktar, kaçak çay sorununa da dikkat çekti ve 40-50 bin ton kaçak çayın piyasayı bozduğunu kaydetti.
-Sütte müdahale kurumu-
Hayvan ithalatı yapıldığını, sütte verimin arttığını, kültür ırklarında yıllık 3,8 tona çıktığını belirten Şemsi Bayraktar, bu rakamın yıllık 10 tona çıkarılması gerektiğini, sütte fiyat istikrarı sağlanamadığı için hayvanların kesime gittiğini ve yeniden ithalata yönelindiğini kaydetti. Bunu önlemenin yolunun bir müdahale kurumu oluşturulması olduğunu, Et Balık Kurumu’nun bir müdahale kurumu olacağını bildiren Şemsi Bayraktar, “anası varsa danası vardır” dedi.
-Karadeniz’de bir yıl içinde ikinci toplantı-
Bayraktar, Karadeniz bölgesinin çok önemsediklerini, bir yıl içinde ikinci bölge toplantısını yaptıklarını söyledi. Bölgenin ekolojik üstünlüğe sahip birçok ürüne sahip olduğunu ama ürün çeşitliği bulunmadığını belirten Şemsi Bayraktar, “bölge fındık, çay, kivi, bir miktar hayvancılık, bir miktar mısır ve çok az meyve ve sebze üretiyor” dedi. Bölgede istihdam içinde tarımın payının çok yüksek olduğunu, Trabzon’da yüzde 55, Giresun’da yüzde 46, Samsun’da yüzde 45, Zonguldak’ta yüzde 48 tarım istihdamı bulunduğunu bildiren Bayraktar, şöyle konuştu:“Bu durum tarım dışı istihdam yaratıp da bu nüfusu tarımdan alamadığımızı gösteriyor. Kırsal kalkınmanın önemini gösteriyor. Kırsal kalkınmaya çok önem veriyoruz. Bugün burada Arsin Ziraat Odası AB Projesi kapanış toplantısını yapacağız. Samsun, Ordu, Giresun illerimizden de böyle projeler bekliyorum. TZOB ve Ziraat Odalarımız olarak 200 AB kırsal kalkınma projesi hazırladık. 108’ini uygulamaya koyduk ve 11,3 milyon avroyu çiftçimize kazandırdık.
Yasamızı 2005 yılında çıkardık. 20-25 yıl önce çıkarsaydık çok farklı olurdu. Kimse Ziraat Odalarının güçlenmesini istememiş. Bu kurum güçlü olmazsa çiftçiye eğitim, enformasyon hizmetlerini de veremez. Ziraat Odaları’na gelen para çiftçinin alın teri. Son kuruşuna kadar çiftçimiz için harcamalıyız. Geçen sene 57 açılış yaptım. Bu sene 60 açılış yapacağım. Hepsine de yetişmeye çalışıyorum.”
-TBMM Başkanı Cemil Çiçek-
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, TZOB Bölge toplantısında yaptığı konuşmada, 12 Haziran 2011 genel seçimlerinden sonra parlamentoyu oluşturan 4 siyasi partinin Türkiye’nin sorunlarını daha çağdaş modern bir Türkiye haline gelmesi için yeni bir anayasa süreci başlattıklarını söyledi. Bununla ilgili olarak bölge toplantıları yaptıklarını, vatandaşın fikrini, düşüncesini anayasadan beklentilerini öğrenmek adına bu toplantıları düzenlediklerini, toplantıların omurgasını bazı kuruluşlar teşkil ettiğini bildiren Çiçek, şunları söyledi:
“Bunun önemli unsurlarından biri Ziraat Odaları Birliği’dir. Bizimle bölge bölge dolaşıyorlar. Ülkemizin önemli kesimlerinden birisi çiftçilerimiz. Biz de çiftçi çocuğuyuz. Her türlüsünü Anadolu’da yaptık. Tırpan biçmekten, pancar ekimine kadar… 7 çocuklu 11 nüfuslu bir aile olarak tarımdan geçimi sağladık. Okuyan çocuk benim. Çiftçilikten ne sorarsınız cevap veririm.
Çiftçi kesimi, ülkemizin önemli bir kesimi. Vazgeçilmez de bir kesimi. Günümüzde yaptığımız iş daha stratejik hale geldi. Gıdaya ihtiyaç arttıkça sizin öneminiz fark edilir hale geldi. Devlet, hükümet, siyasetçi olarak farkındayız. Daha da farkında olmamız gerekmektedir. Her kesimin sorunları var. Sizin de sorunlarınız var. Sorunlarınız olmasa bize ihtiyacınız olmaz. Bunları tartışacaksınız. Onlar da aydınlatıcı bilgiler verecek. Ama bir şeyi unutmamamız lazım. Bugünün sorunlarını dünün bilgi ve yöntemleriyle çözemeyiz. Zihniyet değişimi olmalı. Bunun bir ayağı da anayasadır. Onu yapacağız. Sorunları çözmek için yeni bilgi ve yöntemlere ihtiyaç var. Acımasız rekabet ortamında varlığımızı sürdürebilmemiz için gerekli. Çünkü hiçbir şeyi tek biz üretmiyoruz. Bizimle birlikte başka ülkeler de üretiyor. Yeni teknoloji, imkanlar kullanıyorlar. Önemli bir zihniyet değişimi gerçekleştirerek bunu yapıyorlar. Dünü çöl dediğimiz ülkeleri buğday ihracatı yapan ülkeler haline geldi. Onun için bu süreçte birçok teşvikler veriliyor.”
Her alanda Türkiye’nin daha iyi noktaya gelmesi, 2023’de ekonomide ilk 10 ülke içine girmesi için her alanda ciddi yapılanmaya, zihniyet değişimine kapı aralamaya çalıştıklarını bildiren Çiçek, “Türkiye’nin bölgesi stratejik ama yaşanması zor bir coğrafya. Ama her zorlukta bir kolaylık olduğuna inanmalıyız. Bizim insanımızın önemli beceri ve kabiliyetleri var. Sadece şikayet değil çözümleri de söylüyorsunuz. Bunları iyi niyetle bir araya getirdiğimizde bu toplantılar daha verimli anlamlı hale gelecektir. Ben ürününüz bereketli, kazancınızın bol olmasını diliyorum” dedi.
-Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar-
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Türkiye’nin dün olduğu kadar bugün de bir tarım ülkesi olduğunu, Türk tarımının dünyada 7., Avrupa’da birinci sırayı aldığını, tarımın çok daha ileri gitmesini hedef ve arzuladıklarını söyledi. İnsanın en iyi neyi biliyorsa orada daha çok ileri gitmesi, gelişmesinin mümkün olduğunu bildiren Erdoğan Bayraktar, “biz bilim toplumu olmaya kalksak eksi 45 dereceden, teknoloji toplumu olmaya kalksak eksi 10 dereceden başlarız. Biz tarım ve sanayi ülkesiyiz. Tarımda 14,5-15 milyar dolar ihracata geldik. Toplam ihracatımızın yüzde 11-12’si” dedi.
Tarımda çalışan nüfus azaldığı zaman işsizliğin arttığını belirten Erdoğan Bayraktar, “esas bizim gönlümüzün arzu ettiği makineli ileri tarıma geçmek. Çalışanları, hizmet, bilişim, sanayi sektörüne kaydırmaktır” diye konuştu.
Karadeniz Bölgesi’nde dağların kıyaya paralel olmasının tarımı zorlaştığını üretimin fındık ve çayda yoğunlaştığını belirten Erdoğan Bayraktar, şöyle devam etti:
“Fındık ve çay uzun ömürlü tarım ürünü veren bitkiler. Böyle zorluğumuz var. Burada araziler hem engebeli, hem de kıt olduğu için bölünerek küçük parçalara geldiği için makineli tarım yapamıyoruz. Üretimi insan gücüyle yapıyoruz ve maliyet artıyor. Ama Karadeniz insanı çalışkandır. Hakikaten beceriklidir. Bunu geliştirmeye çalışacağız. Bakanlar Kurulu kararı imzaladık. Çayda ruhsat yenilenmesi var. Çay bahçeleri hem elindeki ruhsatı olup da yeni kadastrodan sonra fiilen çay bahçesi yazılmamış alanlar var. Benim de 15 dönüm çay bahçem var. 700 metrekaresi yazılmış. 700 metrekaredeki ürünü Çaykur’a, geri kalanı özel sektörü verebiliyorum. Bunlar düzelecek. Bütün ne kadar çay bahçesi varsa resmileştirebilecek.
Devlet olarak, hükümet olarak biz hem vatandaşımıza, hem tarımla, hayvanla uğraşan insanlarımıza her türlü desteği vermek mecburiyetindeyiz. Alan bazlı destek bizim için çok önemli. Çalışmalarız devam ediyor. İmkanlar ölçüsünde gerek fındık, gerek çayda epey iyileştirmeler yapmaya çalıştık ve çalışacağız. Elimizden geleni yapacağız. Bizden önce yüzde 59 ile tarım kredisi veriliyorken, bu rakamı yüzde 5’e, sulamada yüzde sıfıra indirdik. 529 milyon liralık tarım kredisi veriliyordu. Şimdi 22,5 milyar liraya çıkardık. İmar Kanunu’nda ruhsatları çok daha basit hale getireceğiz. Hem prim, hem alan bazlı destek hem de kaçak çayın önlenmesi konusunda çok önemli çalışmalar yapıyoruz. Kaçak çayı önleyeceğiz. Bizi dünya piyasalarında öne çıkaran tarımdır. Biz onun için bunu vitrinimize koyup parlatacağız. İhracatı 50 milyar dolara çıkardığımızda tarımla uğraşan kesimin yüzü gülecek. Yeni teşvik planımız da var. Erdoğan Bayraktar, Türkiye, ekonomide dünyanın 10. büyük ülkesi olduğunda, ihracatını tarımda 50, toplamda 500 milyar dolara çıkardığında, Türkiye’nin evet demediği hiçbir kararın çıkamadığı bir dünya olacağını kaydetti.
Bakan Erdoğan Bayraktar, en önemli amiral gemisi olan ziraatte çok ciddi bir çalışma içinde olduklarını, tarımın gelişmesi için destek yaptıklarını, yapmaya da devam edeceklerini bildirerek, “Eli nasırlı olan insanların kadir kıymetini biliriz. Biz halkın iktidarıyız” dedi.
-Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Kubbettin Arzu-
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan yardımcısı Kubbettin Arzu, AK Parti döneminde Türkiye’nin sağlık, eğitim, ulaşım, altyapı ve toplu konutta büyük atılımlar yaptığını kaydetti. Türkiye’nin hak ettiği yeni bir anayasanın çalışmasını da yürüttüğünü bildiren Arzu, ekonomide 2023 yılında 10. büyük ekonomi olmayı hedeflediğini belirtti. 2002 yılında 23 milyar dolarlık tarımsal hasılayla dünyada 11. olan Türkiye’nin, 63 milyar dolarlık tarımsal hasılaya dünyada 7’inciliğe, Avrupa’da birinciliğe yükseldiğini bildiren Kubbettin Arzu, tarımda 2023 hedefinin 5. olduğunu kaydederek, “neden 5. Çünkü önümüzdeki ülkeler kıta ülkeler. Nüfus ve toprak büyüklüğü olarak bizden kat kat büyükler. ABD, Çin, Hindistan, Brezilya gibi ülkeler” dedi.
AK Parti iktidara geldiğinde 500 milyon liranın altında olan tarımdaki kredi miktarının yalnız sıfır faizlide 6 milyar üzerine çıktığını anlatan Arzu, şunları söyledi:
“Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri’nin kredileri 21 milyar liraya yükseldi. Geri dönüşler yüzde 35 iken, şimdi yüzde 98’lere ulaştı. Tarıma yapılan direkt destekler 1 milyar liranın altındayken geçen sene 7,2 milyar liraya yükseldi. Diğer destekleri de kaktığımızda desteklerin bütçedeki oranı yüzde 1,5’i buluyor. Türk çiftçisi bunun daha fazlasını hak ediyor. Geldiğimiz yer çok önemli ama kat edeceğimiz daha çok mesafe var. Türk tarımı 2023’de 150 milyar dolar hasılaya ulaşacak. 75 milyon nüfusun yanında 30 milyon turisti besliyor. 2003’de 4,3 milyar dolar olan ihracat, 15,7 milyar dolara çıktı. Bu rakamı 50 milyar dolara çıkarmaya çalışıyoruz. Bunu da başaracağımıza inanıyorum.”
Kubbettin Arzu, toplantının sonunda cevaben yaptığı konuşmada, çayda bir eylem planı hazırladıklarını, fiyat istikrarının sağlanması, eskiyen çaylıkların yenilenmesi ve Çaykur’un kapasitesinin artırılması konusunda, ziraat odalarının isteği doğrultusunda gerekli bütün eksikliklerin giderileceğini söyledi. Çayda kaçakçılığın önlenmesi konusunda da ciddi çalışmaların devam ettiğini, kaçakçılığın önleneceğini kaydeden Arzu, şöyle devam etti:
“Fındıkta alan bazlı destek konusunda da gerekli çalışmaları el birliğiyle yapacağız. Arazi toplulaştırması devam edecek. Cumhuriyet tarihinde 500 bin hektar alan toplulaştırılmıştı. 2007’den sonra her yıl 1 milyon hektar alan toplulaştırıldı. 2012 yılında toplulaştırılmamış alan kalmayacak.
Et Balık Kurumu müdahale kurumu olacak. Fiyat dalgalanmalarının önlenmesi için bu yapılacak. Okullarda süt dağıtımı başlayacak. İhale süreci devam ediyor.”
Avrupa Birliği projelerinde fazla bir müdahale imkanları olmadığını ifade eden Arzu, 2 bin 500 eleman alma çalışmalarının bulunduğunu, önümüzdeki günlerde bunu yapacaklarını bildirdi. Her ilde bir ziraat mühendisi çalıştırılması konusunda da değişik talepler bulunduğunu belirten Arzu, “en doğru olana birlikte karar vereceğiz” dedi.
-TZOB Karadeniz Bölge Temsilcisi Kozoğlu-
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Yönetim Kurulu Karadeniz Bölge Temsilcisi Hasan Kozoğlu, Karadeniz bölgesinin dağınık yerleşime sahip olduğunu, parçalı ve küçük arazilerden oluştuğunu, bunun büyük alanlar gerektiren tahıl gibi üretimlerin yapılmasını engellediğini, kıyı kesimlerde mısır ekimi yapıldığını kaydetti.
Bölgenin ekonomik gelişmişlikte bölgeler arasında 5. sırada yer aldığını, Türkiye’nin fındık üretiminin yüzde 84’ünü, çay üretiminin tamamını, balık üretiminin yüzde 80’ini karşıladığını bildiren Kozoğlu, fındıkta alan bazlı desteğin devam etmesi, Çaykur’un alım kotasının artırılması, yaşlanan çay ve fındık bahçelerinin yenilenmesi gerektiğini söyledi. Kozoğlu, çayda alım zamanından önce fiyatların açıklamasını da istedi.
Karadeniz Bölgesi’nde bulunan Trabzon, Samsun, Giresun, Kastamonu, Ordu, Rize, Sinop, Zonguldak, Bartın ve Karabük il merkez ziraat odaları ile bu illere bağlı ilçe ziraat odaları yöneticilerinin katıldığı, il temsilcilerinin sorunları dile getirdiği toplantının sonunda, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Yönetim Kurulu Karadeniz Bölge Temsilcisi Hasan Kozoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Kubbettin Arzu ve TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’a, yörenin mahalli enstrümanı kemençe, bakır semaver, antika telefon makinası verdi.