-“Tüketici fiyatlarındaki artışı
durdurmak ve fiyatları indirmek istiyorsak; sürekli artan mazot gübre yem
elektrik zirai ilaç fiyatları mutlaka düşürülmelidir”
-“Üretici her yıl fiyata göre ekim
yapıyor, fazla üretim yapınca fiyatlar düşüyor. Ürün elde kalıyor. Gelecek sene
bu ürünü ekmiyor fiyatlar yükseliyor. Fırsatçılara ve stokçulara gün doğuyor”
-“Bugün yaşadığımız bu krizin etkilerini azaltabilmenin yolu
raflarda ucuzluk sağlamaktır. Raflarda ucuzluk sağlamanın yolu üretimi
artırmaktır. Üretimi artırmanın yolu üretici maliyetlerini düşürmektir”
-“Türkiye’de herkes kur arttı, kur düştü bunu konuşuyor.
Üretimi kimse konuşmuyor. Gıda üretimini artıramazsak, yaşadığımız krizler
nasıl aşılacak kimse bunu konuşmuyor. Bu ülke üretime odaklanmalı, imkânlarını
üretim için seferber etmelidir. Buradan çıkış için başka bir yol yoktur”
-“Sabit fiyat uygulaması çok dikkat edilmesi gereken,
pratikte kolay olmayan bir uygulamadır. 20 temel gıdaya sabit fiyat uygulaması
iyi denetlenmezse KDV indiriminin sonuçlarına benzer şekilde fiyat artışlarıyla
karşılaşabiliriz. Stokçuluk artabilir”
-“Üretici sürekli artan gübre mazot yem elektrik gibi
maliyetleri satış fiyatına yansıtamazsa zarar eder, üretimi bırakır. Bu durum
gözden kaçırılmamalıdır”
“Üretici her yıl fiyata
göre ekim yapıyor, fazla üretim yapınca fiyatlar düşüyor. Ürün elde kalıyor.
Gelecek sene bu ürünü ekmiyor fiyatlar yükseliyor. Fırsatçılara ve stokçulara
gün doğuyor.
Ürün kısa bir zamanda
kara borsaya düşüyor. Bu kısır döngü üreticiyi de tüketiciyi de memnun etmiyor.
Başta soğan ve patates olmak üzere birçok üründe her sene bu sorun yaşanıyor.
Bu durum sürdürülemez.
İhtiyaca göre üretim
planlaması yapıldığında istikrarlı gelire kavuşan çiftçi üretimden vazgeçmez.
Tüketicide fahiş fiyatlardan kurtulmuş olur.”
“Türkiye ekonomik
krizlerini halkın ucuz ve yeterli gıdaya erişebilmesiyle atlatabilmiştir. Bugün
yaşadığımız bu krizin etkilerini azaltabilmenin yolu raflarda ucuzluk
sağlamaktır. Raflarda ucuzluk sağlamanın yolu üretimi artırmaktır. Üretimi
artırmanın yolu üretici maliyetlerini düşürmektir.
Eskiden olduğu gibi
ucuz ithalat kalmadığına, paranız olsa da ürün bulmanız zorlaştığına göre
üreticiyi destekleyip tarlada kalmasını sağlamaktan başka yolu yoktur.”
“Türkiye’de herkes kur
arttı, kur düştü bunu konuşuyor. Üretimi kimse konuşmuyor. Gıda üretimini
artıramazsak, yaşadığımız krizler nasıl aşılacak kimse bunu konuşmuyor. Bu ülke
üretime odaklanmalı, imkanlarını üretim için seferber etmelidir. Buradan çıkış
için başka bir yol yoktur.”
“Sabit fiyat uygulaması
çok dikkat edilmesi gereken, pratikte kolay olmayan bir uygulamadır. KDV indirimlerinin fiyatlara yansımadığını
gördük. Yapılan zamlarla indirimler tüketiciye yansıtılmadı. 20 temel gıdaya sabit fiyat uygulaması iyi
denetlenmezse KDV indiriminin sonuçlarına benzer şekilde fiyat artışlarıyla
karşılaşabiliriz. Stokçuluk artabilir. Tüketiciye bir faydası olmayacağı gibi
zarar eden devlet hazinesi olacaktır.
Ayrıca dikkat edilmesi
gereken diğer bir konu, tüketici fiyatlarının sabitlenmesi, ilgili ürünlerin
üretici fiyatlarını da dolaylı bir yoldan baskılayabilir. Üretici sürekli artan
gübre mazot yem elektrik gibi maliyetleri satış fiyatına yansıtamazsa zarar
eder, üretimi bırakır. Bu durum gözden kaçırılmamalıdır.
Sürekli artan mazot
gübre yem elektrik zirai ilaç fiyatları mutlaka düşürülmelidir.
Üretim ve dış ticaret
planlaması ciddiyetle ele alınmalı ve uygulanmalıdır.
Hal yasası ile zincir
marketlere tanınan üreticiden doğrudan ürün alma yetkisi daha sıkı
denetlenmelidir.
Denetimler yasak savma
kabilinden olmamalı, sonuç alınacak şekilde düzenlenmelidir. Çünkü zincir
marketler mevcut uygulamada üreticiden doğrudan aldıkları ürünleri kendi
içlerinde kurdukları aracı firmalar vasıtasıyla el değiştirme yapmakta her el
değiştirmede kar eklemektedirler.
Gündemde olan hal
kanunu ve perakendeci kanunu gibi konuyla doğrudan ilgili yasalarda hem üretici
hem de tüketici lehine olacak gerekli değişiklikler konuyla ilgili tüm
paydaşlar tarafından tartışılarak şeffaf ve objektif bir şekilde yapılmalıdır.
Kooperatif ve üretici
birlikleri işlevsel hale getirilmelidir.
Tüketici örgütleri
güçlendirilmeli, piyasayı kontrol edebilecek duruma getirilebilmelidir.
Tarım ürünlerinin
nakliyesinde daha az maliyetli olan deniz ve tren taşımacılığı etkin hale
getirilmeli ve sübvansiyon uygulanmalıdır. Gelişmiş ülkelerdeki tarım ürünleri nakliyesi
buna en iyi örnektir.
Hasatta, yükleme ve
nakliye esnasında oluşan ürün kayıplarını azaltacak tedbirler alınmalıdır.”