TZOB Genel Başkanı
Bayraktar:
-“Ülkemizdeki pamuk fiyatları, uluslararası fiyatlardaki gelişmelerden
fazlasıyla etkileniyor”
-“ABD’de navlun hariç kilogramı 43 TL olan ortalama lif pamuk fiyatı bu
günlerde 36 TL’ye kadar geriledi. Buna karşın girdi fiyatlarının sezon boyunca
oldukça yükselmesinden dolayı üretim maliyetleri arttı. Bu nedenle üreticimiz
geldiğimiz noktada düşük fiyatlardan mağdur durumdadır”
-“Geçen sezona göre 2022 yılında açıklanan pamuk alım fiyatlarındaki
artış oranı, maliyetlerdeki artış oranının altında kaldı”
-“Artan girdi maliyetleri, enflasyon oranı ve üretici kâr marjı dikkate
alınarak bu fiyatlar güncellenmelidir. Aksi takdirde pamuk üretiminde
istikrarın sağlanması mümkün değildir”
-“Pamuk ithalatında koruma olmaması nedeniyle üretici fiyatlarının
düşmesi karşısında, pamuk üreticisi panik halindedir. Yurtiçi üretiminin
artırılabilmesi için prim desteklerinin, pamuk üretiminin sürdürülebilirliğini
sağlayacak şekilde iyileştirilmesi gerekiyor”
-“Uluslararası Pamuk Danışma Kurulu'nun (ICAC) önerisi ve Birleşmiş
Milletlerin kabulüyle 2019 yılından bu yana 7 Ekim Dünya Pamuk Günü olarak
kutlanıyor. Bu vesileyle kutlanan Dünya Pamuk Günü etkinliklerinin
üreticilerimize ve tüm sektör paydaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ederim”
ANKARA- 07.10.2022- Türkiye Ziraat Odaları
Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, pamuk alım fiyatları ve 7 Ekim Dünya
Pamuk Günü münasebetiyle görüntülü basın açıklaması yaptı. Bayraktar, Uluslararası
Pamuk İstişare Kurulu (ICAC) verilerine göre 2022/23 döneminde 24 milyon 984
bin ton lifli pamuk üretimi olacağının tahmin edildiğini ve bu üretimin 887 bin
tonunu yani yüzde 3,6’sını ülkemizin sağladığını ifade ederek sözlerini şöyle
sürdürdü:
“Türkiye
pamuk üretiminde Çin, Hindistan, Amerika Birleşik Devletleri, Brezilya,
Avustralya ve Pakistan’dan sonra 7. sırada geliyor.
Pamuk,
gerek lifi gerekse çiğidinden elde edilen yağı ve diğer yan ürünleriyle
ekonomik değeri çok yüksek olan bir bitkidir. Pamuk tarımı, yüksek tarımsal
üretim değerinin yanı sıra tohum, gübre, ilaç, makina sanayii, ticareti ve
lojistiği ile tarım işçilerinden oluşan çok geniş bir kesimin gelir kaynağıdır.
Uluslararası normlara göre, Türkiye pamuk üretimi yılda yaklaşık 5 milyon
kişilik tam zamanlı istihdam yaratma potansiyeline sahiptir.
Ülkemizin toprakları pamuk üretimine
elverişlidir ve Türk çiftçisi destek verildiğinde ülke ihtiyacını karşılayacak
hatta ihracat yapacak çalışma azmine sahiptir. Nitekim geçen yıl çiftçinin pamuk
üretiminden kazanması bu yıl pamuk ekiliş alanlarında artış yaşanmasını sağladı.
Türkiye İstatistik Kurumu 1. Tahmin verilerine göre, 2021 yılında 2 milyon 250
bin ton olan kütlü pamuk üretimi bu yıl yüzde 11,1 artışla 2 milyon 500 bin ton
olarak bekleniyor.
Ülkemizdeki pamuk fiyatları,
uluslararası fiyatlardaki gelişmelerden fazlasıyla etkileniyor. Geçtiğimiz
haftalarda gerileyen dünya fiyatları, üretici fiyatlarını aşağıya çekti. ABD’de
navlun hariç kilogramı 43 TL olan ortalama lif pamuk fiyatı bu günlerde 36
TL’ye kadar geriledi. Buna karşın girdi fiyatlarının sezon
boyunca oldukça yükselmesinden dolayı üretim maliyetleri arttı. Bu nedenle üreticimiz
geldiğimiz noktada düşük fiyatlardan mağdur durumdadır.
Geçen sezona göre 2022 yılında açıklanan
pamuk alım fiyatlarındaki artış oranı, maliyetlerdeki artış oranının altında
kaldı. Tarım Satış Kooperatiflerinin açıklamış olduğu pamuk alım fiyatları,
üreticilerimiz tarafından yetersiz görüldü. Artan
girdi maliyetleri, enflasyon oranı ve üretici kâr marjı dikkate alınarak bu fiyatlar
güncellenmelidir. Aksi takdirde pamuk üretiminde istikrarın sağlanması mümkün
değildir. Yeterli gelir elde edemeyen çiftçimiz önümüzdeki sezon üretimden
uzaklaşacaktır.
Diğer yandan, Avrupa
ülkelerindeki durgunluktan dolayı pamuk işleyen sanayicilerimizin ihracatında
meydana gelen talep daralması da üretici fiyatlarını aşağıya çekti.
Neticede yüksek girdi maliyetlerine
rağmen üretimi artırmayı başaran çiftçimiz için fiyat ve ödenecek destekleme
priminin önemi bu yıl daha fazla artmıştır. Maliyeti karşılamayan bir fiyat ve
prim, üretime yine darbe vuracak ve ithalatı artıracaktır.”
Tüketimin
yaklaşık olarak yarısı ithalattan
“Ülkemiz
her ne kadar pamuk üretiminde önemli bir ülke olarak görülse de mevcut üretim
tüketimi karşılayamıyor. Tüketimimizin yaklaşık olarak yarısı ithalatla
karşılanıyor. Pamukta yüzde sıfır gümrük vergisi oranı uygulanıyor. Ülkemiz, pamukta
2021 yılında 2 milyar 414 milyon dolar değerinde 1 milyon 193 bin tonluk
ithalat yaptı. Pamuk, AB-Gümrük Birliği Anlaşması kapsamında, sanayi ürünü
olarak işlem görmesi nedeniyle, pamuk ithalatında koruma önlemi bulunmuyor. Bu
anlaşmanın yerli üreticimizi mağdur ettiği göz önünde bulundurulmalı, bu
dezavantajın giderilmesi için üreticimiz daha fazla desteklenmelidir.”
Yapılması gerekenler
TZOB
Genel Başkanı Bayraktar, Dünya
ortalama pamuk veriminin üstünde bir verime sahip olan ülkemizin pamuk ekim
alanlarının artırılmasına ihtiyacı olduğunu belirterek sözlerine devam etti:
“Türkiye’de hektara 1930 kilogram olan lif
pamuk verimi, 753 kilogram olan dünya ortalamasının oldukça üzerindedir. Pamukta
ekim alanlarındaki değişim, çiftçinin kazancıyla; yani ürün maliyetleri, fiyat
ve desteklerle doğrudan ilişkilidir. Ülkemizde, 2000 yılında 6 milyon 541 bin
dekar olan pamuk ekim alanı son 21 yılda hızla daraldı ve 2021 yılında yüzde 34
azalmayla 4 milyon 323 bin dekara kadar geriledi.
Pamuk ithalatında koruma olmaması
nedeniyle üretici fiyatlarının düşmesi karşısında, pamuk üreticisi panik
halindedir. Yurtiçi üretiminin artırılabilmesi için prim desteklerinin, pamuk
üretiminin sürdürülebilirliğini sağlayacak şekilde iyileştirilmesi gerekiyor.
Bunun yanında özellikle gübre, ilaç, elektrik gibi girdi fiyatları ve sulama
ücretleri makul düzeylere çekilmelidir.
Üretimde verimlilikte ve deneyimde
çiftçimizin üstünlüğe sahip olduğu bu ürünü, sektörde yer alan sanayicilerimiz
başta olmak üzere diğer pamuk sektörü paydaşlarının sahiplenmesi üretimin
sürdürülebilirliği açısından önem taşıyor.
Pamuk üretimi sadece tarımsal üretim olarak
değil; bu ülkede ihracatı ve istihdamı gerçekleştiren en önemli bir sektörün
ham maddesi olarak kısacası stratejik bir ürün olarak değerlendirilmelidir.
Uluslararası
Pamuk Danışma Kurulu'nun (ICAC) önerisi ve Birleşmiş Milletlerin kabulüyle 2019
yılından bu yana 7 Ekim Dünya Pamuk Günü olarak kutlanıyor. Bu vesileyle
kutlanan Dünya Pamuk Günü etkinliklerinin üreticilerimize ve tüm sektör
paydaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ederim.”