Mazotta fiyat artışı ve ayçiçeği üreticilerinin fiyat beklentisi
Tarımsal üretim faaliyetinin kışlık ve yazlık ürünlerde
yoğun bir şekilde devam ettiği bugünlerde, mazota yapılan zammın
üreticilerimizi olumsuz etkilediğini vurgulayan Bayraktar, açıklamasını şöyle
sürdürdü;
“Mazot ve gübre fiyatlarının makul bir seviyede gittiği bir
dönemde ÖTV artırılarak mazota yapılan fahiş zamla birlikte üreticilerimiz
hayal kırıklığına uğradı.
Diğer yandan buğday, arpa ve mercimek gibi önemli ölçüde
mazot kullanılan kışlık ürünlerde ekim ayları yaklaşıyor. Üreticilerimiz bu
dönemde kazandığıyla borçlarını ödeme ve sonraki sezonun girdilerini temin etme
yolunda ciddi sıkıntıya girecektir.
Üreticilerimizin mağdur olmaması ve üretime yönelebilmesi için
2023 yılı mazot desteklerinin artırılması, geçen yıl olduğu gibi ödemelerin
erkene çekilmesi için çalışma yapılmalıdır. Fakat geçen yıl yapılan ve çok
sağlıklı olmayan ayni ödemeden vazgeçilip, bu yıl mazot destekleri
üreticilerimizin hesabına doğrudan aktarılmalıdır.”
“Mazot fiyatları 16 Temmuz 2023’te bir önceki ayın aynı
gününe göre yüzde 46 artışla 22,55 liradan 32,80 liraya yükselirken, 16 Temmuz
2022’ye göre ise yüzde 29 artarak 25,48 liradan 32,80 liraya yükseldi. Bu fiyatlarla
mazot fiyatının yüzde 22’si ÖTV’den oluşuyor. Mazotta uygulanan KDV’yi de ilave
ettiğimizde mazot fiyatının yüzde 38,5’i vergiden oluşuyor.
2022 yılı verilerine göre Türkiye’de tüketilen 24,5 milyar
litre mazotun yaklaşık yüzde 12’sine denk gelen 3 milyar litre tarımda kullanılıyor.
Bugünkü satış fiyatlarıyla üreticinin mazota ödediği toplam miktar 99 milyar
liradır. Bu durumda üreticiden alınan mazot vergisi yaklaşık 38 milyar liraya
denk geliyor.
Devletin 2023 yılında yaklaşık olarak verdiği destek 54
milyar liraydı. Bu durumda üreticinin ödediği mazot vergisi tarıma verilen
toplam destek miktarının yüzde 70’ine denk geliyor.”
“Teknolojinin ilerlemesi ve makineleşmenin artmasıyla
birlikte tarımsal üretimin her aşamasında mazot kullanılıyor. Tarım için mazot
bir üretim aracıdır, tüketim maddesi değildir. Bu nedenle özel tüketim olarak
düşünülmemeli ve vergi de konulmamalıdır.
Tarımsal üretim diğer sektörlere de hammadde sağlayarak
katma değer yaratılmasına ve hizmet üretimine katkıda bulunuyor. Toplam üretim
maliyeti içerisinde işgücü maliyeti ve arazi kirasından sonra mazot maliyeti
önemli bir kalemdir. Mazot maliyeti ürünler itibarıyla farklılık göstermekle
birlikte yüzde 10 ila 20 arasında değişmektedir.”
“Mazotta ÖTV ve KDV kaldırılmalıdır”
“Tarımda kullanılan mazotun fiyatının artması tarımsal ürün
arzına vurulan en büyük darbelerden birisidir. Devamlı artan talebin
karşılanamaması, enflasyon gıda sepetinin yüzde 25’ini oluşturan gıda
fiyatlarında artışı getirecek, enflasyon yükselecektir.
Geliri zaten düşük olan üreticilerimiz mazot fiyatlarına
yetişemeyecek, üretim sekteye uğrayacak, artan gıda fiyatlarından
tüketicilerimiz de olumsuz etkilenecektir. Tarımsal üretimin sürdürülebilmesi
ve sorunun kökten çözümü için mazottaki ÖTV ve KDV toptan kaldırılmalıdır.”
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi
Bayraktar, ülkemiz ekonomisi açısından oldukça önemli bir yere sahip olan
ayçiçeği konusunda da konuştu. “Hasadın başladığı bugünlerde üreticilerimiz
ayçiçeği fiyatının biran önce açıklanmasını bekliyor” diyen Bayraktar
açıklamasına şöyle devam etti;
“Alıcı kurumlar ayçiçeği alım fiyatını; artan girdi maliyetleri, enflasyon
oranı ve üretici kâr marjını dikkate alarak açıklamalıdır. Ayçiçeğine bu yıl
verilecek fiyat, önümüzdeki sezonun ayçiçeği üretimini de etkileyecektir. Geçen sene fiyatın geç
açıklanması ve alımlarda yaşanan sorunların yanı sıra açıklanan fiyat da
üreticiyi memnun etmedi.
Geçen sene Trakyabirlik ve Konya Şeker ayçiçeği avans
fiyatını ton başına 12 bin lira, Karadenizbirlik 10 bin 500 lira, Çukobirlik 11
bin 250 lira olarak açıklamıştı. Edirne Ticaret Borsası fiyat arşivine göre 2021’de ayçiçeği fiyatı kilo başına 10,6 liraya kadar
çıkmasına karşın 2022’de 8 liraya kadar düştü.
Ayçiçeği üretiminde
yaşanan sorunlardan dolayı buğday üretimine kayma olmuştur. Toprak Mahsulleri
Ofisinin saha araştırması ve Ziraat Odalarımızdan aldığımız verilere göre, 2023
yılında buğday ve arpa üretiminde artış, ayçiçeği, pamuk ve haşhaşta azalış
olduğu görülüyor.
Ayçiçeği stratejik öneme sahip
ürünlerden biridir. Ayçiçeği
üretimimizin ülke ihtiyacını karşılamada yetersiz kalması nedeniyle, söz konusu
üretim açığı ithalat yoluyla karşılanıyor. Ülkemiz ayçiçeğinde başlıca
ithalatçı ülkeler arasında yer alıyor. Tüketimdeki artış nedeniyle ithalata
bağımlılık ise devam ediyor. İthalata ödenen milyarlarca liranın
üreticilerimize aktarılmasıyla üretimimizi artırabilir, kendimize yeter hale gelebiliriz. İthalatımız geçmiş
yıllarda çoğunlukla ayçiçeği yağı şeklinde yapılmaktayken son yıllarda ayçiçeği
ithalatı daha fazla yapılıyor.”
“Ülkemizde üretilen yağlı tohumlu
bitkiler içerisinde ayçiçeği ilk sırada yer alırken toplam yağlı tohum
içerisinde aldığı üretim alanındaki payı yüzde 84,8, üretim miktarındaki payı
yüzde 53,7’dir.
Ayçiçeği üretimi yıllar itibarıyla artıyor. Son 5 yılda ayçiçeği
üretimi yüzde 29,8 oranında arttı. 2017 yılında 1,9 milyon ton olan üretimimiz
2022 yılında 2,5 milyon ton oldu. Kişi başı tüketimde yıllar itibarıyla artış
görüldü. 2021 yılında kişi başı tüketim son 20 yılın en yüksek seviyesine
ulaşarak 46,4 kg oldu.
2021-2022 sezonunda Türkiye’nin ayçiçeğinde yeterlilik
oranı yüzde 59,6’dır. Yani ihracat da dâhil, ihtiyacımız olan ayçiçeğinin yüzde
40,4’ünü ithalatla karşılıyoruz. Ayçiçeği
tohumu, yağı ve küspesi için toplam ödediğimiz döviz 2022 yılında 2 milyar 350
milyon dolar oldu. 2022 yılında ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesi dış
ticaretinde 1 milyar 10 milyon dolar açık verdik.
“Ayçiçeği ekim alanlarının artmasındaki önemli etkenlerden
biri de fiyat politikasıdır. Fiyatlar üreticilerimizin yeterli gelir elde
edeceği seviyelerde tutulmalıdır.
Ayçiçeği, Toprak Mahsulleri Ofisi vasıtasıyla devlet
müdahale alımı kapsamına alınmalıdır. Ayçiçeğine verilen prim, gübre ve mazot
destekleri de üreticilerimiz açısından büyük önem taşıyor. Desteklerin en az
girdi enflasyonu oranında artırılması gerekiyor. Üreticimizin mağdur olmaması
için gümrük vergisinin hasat döneminde artırılması gerekiyor.
İthalata harcanan milyarlarca lira, akılcı politikalara
dayanan, dişe dokunur desteklerle ayçiçeği üreticilerimize aktarılırsa kısa
vadede kendimize yeter hâle geleceğiz. Üreticilerimizin alın terinin
karşılığını aldığı bir sezon olması en büyük temennimizdir.”