Bölge çiftçilerinin sorunlarının değerlendirildiği ve çözüm önerilerinin dile getirildiği Karadeniz Bölge Toplantısı TZOB tarafından Trabzon’da yapıldı. Toplantıya, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Birlik Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Kozoğlu, Karadeniz Bölgesi Ziraat Odası Başkanları ile Oda organları üyeleri ve Genel Sekreterlerin yanı sıra, Sakarya, Düzce ve Zonguldak Ziraat Odalarından Başkan ve organ üyeleri, kamu yöneticileri ve çok sayıda üretici katıldı.
Toplantının açış konuşmasını yapan TZOB Yönetim Kurulu Üyesi ve Arsin Ziraat Odası Başkanı Hasan Kozoğlu, Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak bölge toplantılarının ilkinin Karadeniz Bölgesinde olmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, bu toplantının yapılmasını destekleyen başta Genel Başkan Şemsi Bayraktar olmak üzere Ziraat Odası mensuplarına teşekkür etti.
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Ziraat Odalarının büyük değişim ve atılım içerisinde olduğunu, 57 tane açılış yaptığını ve 53 tane daha açılış yapacağını bunun sayısının da gittikçe arttığını, bundan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. “Ben bir Genel Başkan olarak Oda başkanlarının çiftçilerden gelen parayı yine çiftçilere çevirdiğini görünce mutlu oluyorum. 5 milyon kayıtlı üyemiz var. Bunlar hizmet bekliyorlar. Öncelikle yapısal sorunlarımızı halletmemiz lazım. Her şeyi kamudan beklemek olmaz. Dünyanın her tarafında çiftçiye hizmetleri meslek kuruluşları veriyor. Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği olarak, hedefimiz büyük. Çıtayı daha yukarıya taşıyacağız. Bunu yaparken personelimizi de eğiteceğiz, teknik ve idari yapıyı da Odalarımızı da daha güçlü hale getireceğiz. İnşallah Ankara’da eğitim merkezimizi, misafirhanemizi bitirdiğimizde eğitim çalışmalarına orada devam edeceğiz.
Genel Başkan Bayraktar son dönemde arazilerin bölünerek küçük parseller halini aldığını ifade ederek, “Arazi toplulaştırmasını yapacaksınız, miras hukukunu değiştirerek, kadastro çalışmalarını bitirerek, bu bölgede arazi parçalanmasının önüne geçeceksiniz. Baba öldüğünde evlatlar arazileri parçalamayacaklar. Bu parçalanmanın önüne geçeceğiz. Bu güne kadar yaklaşık 1 milyon hektar arazi toplulaştırıldı. Hedef 10 yılda 10 milyon hektar arazinin daha toplulaştırılması. Zaten 10 milyon hektar araziyi toplulaştırdığımızda, verimlilik rakamlarının yukarıya çıktığını ve bu arazilerin teknolojiyle tanıştığını, AR-GE çalışmalarının da hız kazandığını hep beraber göreceğiz.
Yağlı tohumlarda açığımız var, pamukta, ayçiçeğinde, soyada açığımız var diyoruz. 3,5 milyon hektar araziyi sulamaya açamazsanız ne yaparsanız yapın bu açık devam edecektir. Ayçiçeğinde zarar eden mısıra dönecektir, mısırda zarar eden pamuğa dönecektir. Pamukta zarar eden başka yana gidecektir. Sulama yatırımlarını sulama kanallarıyla beraber bitiremediğimiz takdirde, barajlarımızı kanallarla beraber bitiremediğimiz takdirde Türkiye’nin yağlı tohum açığı devam edecektir. Bunun için 3,5 milyon hektar araziyi sulamaya açmalıyız.
Çay bahçelerinin fındık bahçelerinin değişmesi gerekli. Verimlilik düşüyor, para kazanamıyorlar. Fındık ağaçları yaşlandı. O bahçelerin yenilenmesi lazım. Bunun da desteklenmesi lazım. Bunu isteyen var mı? Fındığa para isterken bugünü kurtarıyoruz. Fındığın yarınını kurtarabiliyor muyuz? Bu sektörde bilgi eksikliği var. Biz bu meseleyi gücümüz yettiği kadar, elimizden geldiği kadar takip edeceğiz” dedi.
Hükümete çayın koruma altına almasını önerdiklerini kaydeden Bayraktar, “DTÖ bazı hassas tarım ürünlerini ayırıyor. Onların korumasını devam ettiriyor. Çay ürünü de koruma altında olmalı, hassas ürünler içerisinde değerlendirilmeli ve gümrük konulmalı diyoruz. Yaklaşık 50 bin ton kaçak çay geliyor. Şimdi de spekülasyonlar çıktı; çayda domuz kanı var deniyor, ne alakası var? Zaten üreticinin fiyatı düşmüş 65 kuruşa düşmüş, üretici özel sektörün eline. Bir zamanlar fındık içinde, spekülasyon vardı, bugün de çay ürününde aynı manzaralar ortaya çıktı. Çay fiyatları aşağıya düşecek, buradan en büyük darbeyi çiftçi yiyecek. Bundan ülke ekonomisi de kaybedecek. Biz bu ülkede yaşıyoruz. Tüm değerleriyle her şeyine sahip çıkacağız”
Örgütlenmenin önemine de değinen Genel Başkan Bayraktar, “Örgütlenme çok önemli. Eskiden parasal güç olmadığı için idari ve mali yönden güçlü olmayan Ziraat Odalarının hizmet vermesi mümkün değildi. Bizler meslek kuruluşuyuz, bizler siyasetçi değiliz, bu makamlarda siyaset yapma lüksümüz yok. Ne yapacağız? Çiftçimize hizmet vereceğiz. Dünyanın her tarafında örgütü güçlü olan tarım sektörü şaha kalkmıştır. Örgütsüz kitlelerin, örgütsüz sosyal kesimlerin refahını artırmak kesinlikle mümkün değildir” dedi.