-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“Ziraat Odaları ve TZOB olarak IPARD’a her türlü
desteği vermeye hazırız”
-“İhtiyaçları ve zorlukları en iyi biz biliyoruz. Eğitimse
eğitim, bilgilendirmeyse bilgilendirme, tanıtımsa tanıtım,
750 ziraat odamızla bunu en iyi biz yaparız”
-“IPARD programının bir parçasıyız. Programın ortaya
çıkmasında da önemli katkılarımız oldu”
-“Avrupa Birliği’nin hibe programından vakit
geçirilmeden yararlanılmaya başlanmalıdır”
-“Buradaki bir gecikme, hibe programının büyük
bölümünün kullanılmadan iade edilmesini gündeme
getirir”
-“Türk çiftçisinin kaybedecek 1 kuruşa dahi tahammülü
yoktur”
-AB Delegasyonu Birim Başkan Vekili Mario Caivano:
-“TZOB’un, IPARD programının bir parçası olarak
programın tasarımında önemli katkıları bulundu”
-Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu
Başkanı Akgündüz:
-“Güçlü organizasyon yapısı olan TZOB’a çok
ihtiyacımız var”
Ankara – 15.11.2012 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Avrupa Birliği tarafından Türkiye’ye tahsis edilen 874 milyon avroluk hibe desteğinin kırsal kalkınma faaliyetlerinde, tarımda yatırım yapacak girişimciler için kullanılmasını çok önemsediklerini bildirerek, “Kırsal kalkınmayı ülkemizin kurtuluşu olarak algılıyoruz. Bundan dolayı, kırsal kalkınmaya katkı sağlayacak olan IPARD programına, Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve tüm Ziraat Odaları olarak bizler, her türlü desteği vermeye hazırız” dedi.
Bayraktar, “İhtiyaçları ve zorlukları en iyi biz biliyoruz. Eğitimse eğitim, bilgilendirmeyse bilgilendirme, tanıtımsa tanıtım, 750 ziraat odamızla bunu en iyi biz yaparız” diye konuştu.
Avrupa Komisyonu tarafından 2008 tarihinde onaylanarak uygulamaya konan Kırsal Kalkınma (IPARD) Programının tanıtımı amacıyla Avrupa Birliği Komisyonu Genişleme Genel Müdürlüğü’ne bağlı Teknik Destek ve Bilgi Değişimi Ofisi (TAIEX) tarafından Ankara’da Plaza Oteli’nde seminer düzenlendi. Seminere IPARD’ın uygulanacağı 42 ilden 84 oda başkanı, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu üyeleri, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Avrupa Birliği bürokratları ve bankaların temsilcileri katıldı.
Seminerde, IPARD’ın tanıtımı yapıldı, Polonya uygulamasındaki deneyimler paylaşıldı, Türkiye’de IPARD uygulamasında çiftçilerin karşılaştıkları sorunlar ele alındı.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, katılımcılara Ankara Atlıspor Kulübü’nde verilen akşam yemeğinde yaptığı konuşmada, tarımın, Türkiye açısından önemli bir sektör olduğunu, kırsal kalkınmayı desteklerken ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel konuları içeren çok boyutlu bir kalkınmaya da önemli ölçüde katkı sağladığını söyledi. Bayraktar, tarım sektörünün temel hedefinin, kırsal alanda yaşayan vatandaşların gelir düzeyinin yükselmesi, gelir dağılımının iyileşmesi, doğal kaynakların korunarak kullanılması ve zenginliklerin tüm insanlara yansıtılması olduğunu vurguladı.
Halen Türkiye’de 6 milyon 564 bin kişinin tarımda istihdam edildiğini, ancak, tarımda büyük ölçüde gizli işsizlik de bulunduğunu belirten Bayraktar, şunları söyledi:
“Gelişmiş ülkelerde tarımda istihdam edilen nüfus yüzde 5’lerin altında iken, Türkiye’de bu oran yüzde 25,9 düzeyindedir. Bu açıdan bakıldığında, ülkemizde de gelecekte tarımda istihdam edilen nüfus, en az 5 milyon azalacak. Bu nüfus, kırsal kalkınma yoluyla kente göçmeden, yerinde istihdam edilmelidir. Kente göçün yol açacağı büyük sorunlar, ancak kırsal kalkınmanın sağlanmasıyla önlenebilir. Milyonlarca insanın kente yığılmasının önüne geçecek yegane çare, kırsal kalkınmanın sağlanmasıdır.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak bizler, kırsal kalkınmayı, çiftçiyi makus talihinden kurtaracak, ülkenin birçok sorununu çözecek; uzun dönemli istikrarı sağlayarak, ekonomisini rayına oturtacak, en önemli faaliyet alanı olarak görmekteyiz.“
-“TZOB, Ziraat Odalarına her zaman teknik hizmet sunuyor”-
TZOB’un, gerek merkezde gerek yerelde bilgilendirme çalışmaları yaparak ziraat odalarına her zaman teknik hizmet sunduğunu bildiren Bayraktar, şöyle devam etti:
“Nitekim, Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Ziraat Odaları 2006-2010 döneminde, kırsal kalkınma için 200 proje hazırlamış, bunlardan 108’i kabul görerek uygulama olanağı bulmuştur. Hazırlanan bu projelerle Ziraat Odalarına 11 milyon 289 bin 402 avro hibe sağlanmıştır. Bu kaynak, bölgelerde Avrupa Birliği standartlarında örnek işletme oluşturulması, yeni ürün çeşitlerinin devreye sokulması, kapasite geliştirme, eğitimlerle bilinç düzeyinin artırılması, mevcut istihdamın korunması ve yeni istihdam olanaklarının geliştirilmesi gibi hizmetlerde kullanılmıştır.”
Bayraktar, Avrupa Birliği’nin aday ve potansiyel aday ülkelere yönelik olarak Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı adı altında mali yardımlar uyguladığını, Türkiye’de de bu mali yardımlar kapsamında Kırsal Kalkınma Bileşeni olarak IPARD programının uygulanmaya konulduğunu ifade etti. Programın 25 Şubat 2008 tarihinde Avrupa Komisyonu tarafından onaylandığını hatırlatan Bayraktar, “Belirlenen üç tedbir için 2011 yılında başlayan program, 2012 yılında, akreditesini tamamlamış 20 ilde uygulanmaktadır. Önümüzdeki seneden itibaren de belirlenen diğer 22 ilde uygulanmaya başlanacaktır” dedi.
-“Üreticiler, özel sektör ve potansiyel yatırımcılar desteklenecek”-
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yürütülen bu programla; tarım sektöründe ve kırsal alanda faaliyet gösteren üreticilerin, özel sektör ve potansiyel yatırımcıların, tarım ve kırsal kalkınma alanında destekleneceğini bildiren Bayraktar, şöyle konuştu:
“Bu programla Avrupa Birliği hibe fonları kırsal kesimde yaşayan halkımıza, çiftçilere, üretici birliklerine ve tarım sektöründe faaliyet gösteren firmalara projeler karşılığında ve sözleşmelerine uygun olarak kullandırılacaktır.
Bu programla; tarımsal işletmelerin yeniden yapılandırılması ve Avrupa Birliği standartlarına ulaştırılmasına yönelik yatırımlar, tarım ve balıkçılık ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanmasının yeniden yapılandırılması, Avrupa Birliği standartlarına ulaştırılmasına yönelik yatırımlar, kırsal ekonomik faaliyetlerin çeşitlendirilmesi ve geliştirilmesine yönelik olarak hazırlanan projeler hibe desteğinden yararlanabilecektir.
Bizler, Avrupa Birliği tarafından Türkiye’ye tahsis edilen 874 milyon avroluk hibe desteğinin kırsal kalkınma faaliyetlerinde, tarımda yatırım yapacak girişimciler için kullanılmasını çok önemsiyoruz. Avrupa Birliği’nin hibe programından vakit geçirilmeden yararlanılmaya başlanmalıdır. Buradaki bir gecikme, hibe programının büyük bölümünün kullanılmadan iade edilmesini gündeme getirir ki, çiftçinin, üreticinin yeterince finansmana ulaşamadığı bu ortamda, hazır kaynaktan gereksiz yere yararlanılmamasına neden olunur. Türk çiftçisinin kaybedecek 1 kuruşa dahi tahammülü yoktur.”
Bayraktar, programa göre, kırsal kalkınmaya ayrılan toplam fon miktarının yüzde 75’ini Avrupa Birliği, kalan yüzde 25’ini ise Türkiye’nin karşıladığını, proje bazında ise çiftçilerin toplam proje bedelinin yüzde 50'sini hibe olarak programdan alabildiğini bildirdi.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, kırsal kalkınmayı ülkenin kurtuluşu olarak algıladıklarını, bundan dolayı, kırsal kalkınmaya katkı sağlayacak olan IPARD programına, Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve tüm Ziraat Odaları olarak her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirtti.
Bayraktar, şunları söyledi:
“Güçlü bir organizasyon yapımız var. Türkiye’nin en büyük meslek kuruluşuyuz. Avrupa Çiftçiler Birliği - Avrupa Tarım Kooperatifleri Birliği (COPA-COGECA) ve AB Türkiye Karma İstişare Komitesi üyeliğimizle yurtdışında Türkiye’yi ve Türk çiftçisini temsil ediyoruz.
Tarihi 1881 yılına dayanan ziraat odalarının birliği olarak 1963 yılından beri faaliyetimizi sürdürüyoruz. Çiftçilikle uğraşanların yasal kuruluşu olan ziraat odaları, diğer meslek kuruluşları gibi hukuki dayanağını Anayasa’dan alan kamu kurumu niteliğinde mesleki kuruluşları olarak çalışmaktadırlar.
Ülkemizde halen 750 ziraat odasında 5,5 milyona yakın çiftçi kayıtlıdır. Birliğimize bağlı odalarda toplam, 13 bine yakın seçilmiş yönetici ve 2 bin 500'ü aşkın personel hizmet vermektedir.
Çiftçinin ihtiyaçlarını ve zorluklarını en iyi biz biliyoruz. Eğitimse eğitim, bilgilendirmeyse bilgilendirme, tanıtımsa tanıtım, 750 ziraat odamızla bunu en iyi biz yaparız. Nitekim, IPARD programının bir parçasıyız. Programın ortaya çıkmasında da önemli katkılarımız oldu.”
Türk çiftçisinin Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde her türlü projeden faydalanması gerekliliğini bir kez daha vurguladığını belirten Bayraktar, “Bu konuda bizlere yeni ufuklar açabileceğine inandığımız böyle bir seminerin düzenlenmesine katkıda bulunan Avrupa Birliği Genişleme Genel Müdürlüğü’ne, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın yetkililerine teşekkür ediyorum” diye konuştu.
-TZOB Genel Başkan Danışmanı Coşkun-
TZOB Genel Başkan Danışmanı Hasan Hüseyin Coşkun, seminerde yaptığı konuşmada, tarımsal yapının etkinleştirilmesi, üretici refah düzeyinin artırılması ve kırsal kalkınma politikalarının yürütülmesi konusunda, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Kalkınma Bakanlığı yanında Türkiye Ziraat Odaları Birliği de aktif şekilde faaliyet gösterdiğini söyledi.
Birlik olarak, kırsal kalkınmayı, ülkemizin uzun dönemli sosyal ve ekonomik istikrarı açısından çok önemli bir faaliyet alanı olarak gördüklerini belirten Coşkun, şunları kaydetti:
“Bu nedenle, Birliğimiz, gerek merkezde gerek yerelde bilgilendirme çalışmaları yaparak Odalarımıza bu konuda her zaman teknik hizmet sunmaktadır.
Bildiğiniz gibi, Avrupa Birliği aday ve potansiyel aday ülkelere yönelik olarak Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı adı altında mali yardımlar uygulamaktadır. Bu mali yardımlar çeşitli bileşenlerden oluşmaktadır. Bugün ve yarın Türkiye’nin de yararlandığı Katılım Öncesi Mali Yardım Araçları’ndan biri olan Kırsal Kalkınma Bileşeni’ni burada ayrıntılı olarak ele alacağız.”
Coşkun, IPARD Programının amacının genişleme paketinde belirtildiği üzere; hedeflenen yatırımlar vasıtasıyla, tarım sektörünün (işleme dahil) sürdürülebilir modernizasyonuna katkı sağlanması, gıda güvenliği, veterinerlik, bitki sağlığı, çevre ve diğer standartlara ilişkin AB müktesebatının üstlenilmesinin teşvik edilmesi, kırsal alanların sürdürülebilir kalkınmasına katkı sağlanması olduğunu anlattı. Bu çerçevede tarım sektöründe ve kırsal alanda faaliyet gösteren üreticilerin özel sektör ve potansiyel yatırımcıların, tarım ve kırsal kalkınma alanında destekleneceğini ifade eden Coşkun, bu programla Avrupa Birliği hibe fonlarının kırsal kesimde yaşayan halka, çiftçilere, üretici birliklerine ve tarım sektöründe faaliyet gösteren firmalara projeler karşılığında ve sözleşmelerine uygun olarak kullandırılacağını bildirdi.
Hasan Hüseyin Coşkun, Avrupa Birliği tarafından Türkiye’ye tahsis edilen 874 milyon avroluk hibe desteğinin kırsal kalkınma faaliyetlerinde, tarımda yatırım yapacak girişimciler için kullanılmasını çok önemsediklerini belirtti.
-AB Delegasyonu Birim Başkan Vekili Mario Caivano-
AB Delegasyonu Birim Başkan Vekili Mario Caivano, seminerdeki konuşmasında, TZOB’un IPARD programının bir parçası olarak programın tasarımında önemli katkıları bulunduğunu bildirdi. Avrupa Komisyonu’nun bir takım esneklik, değişiklik isteklerini kabul ettiğini belirten Caivano, şunları söyledi:
“IPARD için 1000 kişilik personel alınması ve eğitimlerinin verilmesi gerekiyordu. Türkiye’nin ilgili kurumlarının katılımı oldu. Türkiye, finansmana da katkıda bulundu. Bir proje de tarım il müdürlükleri yoluyla gerçekleştirildi. İlk aşamadaki 20 ilde uzman personel bulunuyor. Finansal işbirliğini içeren IPARD-II programı da başlayacak. 2014-2020 dönemini kapsayacak. Mali yardımların ulusal öncelikleri gerçekleştirebilmesine yönelik olacak. Önümüzdeki aylarda bu programı konuşacağız.”
-Tarım Reformu Genel Müdürü Gürsel Küsek-
Tarım Reformu Genel Müdürü Gürsel Küsek, yaptığı konuşmada, Türk tarımının hem üretim rakamları hem de çeşitlilik açısından Türkiye ve Avrupa için önem taşıdığını söyledi.
Yapılan çalışmalarla Türk tarımının dünyayla yarışır düzeye getirildiğini, benzer ekolojik koşullarda ne kadar verim alınıyorsa Türkiye’nin de aşağı yukarı aynı düzeyde verim aldığını bildiren Küsek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ülkemizde tarımda yaklaşık 22 milyon parsel var. Rızai taksimleri de dahil ettiğimizde çiftçimizin 28 milyon parselde üretim yaptığını görüyoruz. İşletme sayımızda aşağı yukarı 3 milyon kişi. Bizim için küçük işletmeler önem taşıyor. Büyük işletmeler kar azalınca işi bırakıyor ama tarımdan başka bir işi olmayan küçük işletme zarar eşiğinde olsa da üretime devam ediyor. Bu da ülke çapında üretimi garanti altına alıyor. Tarımda örgütlü yapıya ve küçük işletmelerin korunmasına büyük önem veriyoruz, buna mecburuz.”
-Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Başkanı Akgündüz-
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Başkanı Kerem Akgündüz ise 29 Ağustos 2011’de 20 ilde akreditasyon yapıldığını, bunlara 22 ilin daha ekleneceğini bildirdi. AB’nin 874 milyon avroluk hibe sağladığını, bu rakamın Türkiye’nin desteğiyle 1,2 milyar avroya ulaştığını, yatırımcının yapacağı katkı da eklendiğinde rakamın 2,4-2,5 milyar avroya yükseldiği bilgisini veren Akgündüz, şunları söyledi:
“Ekim ayı itibarıyla 7 proje çağrı ilanına çıktık. 900 teklif aldık. Bunlardan yeterli bulduğumuz 298’ini imzaladık. Bunların tutarı 203 milyon lira olacak.
IPARD’da ölçekte ve bazı spesifik konularda değişiklikler istedik. Programın uygulanması diğer hibe programlarından farklı. Belli standartlar istiyor. İnşallah tüm sektörlerde bu standartlar yakalanır.
Güçlü organizasyon yapısı olan TZOB’a çok ihtiyacımız var. Programın anlatılması, çiftçinin bilgilendirilmesi ve eğitim faaliyetleri bizim için çok önemli. Ülkemiz standartlarını bu program seviyesine çekme mecburiyetimiz var. Bu programda herhangi bir fon kaybına Türkiye’nin tahammülü yoktur. TZOB’la beraber bu programı uygulamaya çalışacağız.”
-IPARD Programı Türkiye Sorumlusu Iwona Lisztwan-
IPARD Programı Türkiye Sorumlusu Iwona Lisztwan da Avrupa Birliği’nin IPARD için 1 milyar 80 milyon avro ayırdığını, bu paranın yüzde 80’inin Türkiye’nin kullanımına sunulduğunu belirtti. Programın başarısının Türkiye’ye bağlı olduğunu bildiren Lisztwan, şunları kaydetti:
“Zaman geçiyor. 3 yılda para kullanılmazsa tekrar Brüksel’e geri döner. Çiftçiler tarafından projeler iyi hazırlanmalı, projeler iyi olmalı, projelerin gerçekleştirilmesi için makine ekipman gibi gerekli alımlar yapılmalı. Faturalar Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu tarafından Brüksel’e gönderilmeli. Şu ana kadar bu programdan çok az para harcandı. Elimize fatura gelmedi. Daha çok iyi projeye ihtiyacımız var. Komisyon olarak, vergi mükelleflerinin olan bu paranın doğru harcanmasından sorumluyuz. Çiftçinin proje bedelinin yüzde 50’sini karşılaması için bir kredi sisteminin olması gerekiyor. Ziraat odaları çok önemli. İhtiyaçları ve zorlukları en iyi onlar biliyorlar. Ziraat odalarıyla iyi temas içinde olmalıyız. Bu programı tanıtmak ziraat odalarının görevi.”