21 Mart Dünya
Ormancılık Günü
ANKARA- 21.03.2023- Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel
Başkanı Şemsi Bayraktar, 21 Mart Dünya Ormancılık Günü dolayısıyla yaptığı
yazılı basın açıklamasında orman alanlarının sorunlarına değinerek ormanları
korumanın ülke geleceğini korumak olduğunu vurguladı.
Birleşmiş
Milletler (BM) Genel Kurulunun 2012 yılında ormanların önemine dikkat çekmek
için 21 Mart gününü Dünya Ormancılık Günü olarak ilan ettiğini ifade eden
Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Birleşmiş Milletler 2023 yılı için Dünya
Ormancılık Günü’nün temasını ‘Orman ve Sağlık’ olarak belirledi. Bu temayla, ormanların;
temiz su, temiz hava sağlaması, iklim değişikliğinin etkisini azaltmak için
karbon salınımının azaltılması, gıda ve tıbbi ilaç temini gibi önemli
işlevleriyle sağlığımıza çok şey kattığı vurgulanıyor. Dünyada tıbbi bitkilerin
sayısının 50 bin adet olduğu bildirilmektedir.”
Ormanın önemi ve
geliştirilmesi
“Dünyadaki hızlı nüfus artışı ve sanayileşme, doğal kaynakları
ciddi şekilde etkiliyor. Dünya nüfusunun giderek
artması ve orman ham maddesine olan talebin karşılanmasına devam edilmesi orman
tahribatının daha da artacağını gösteriyor.
Yapılan araştırmalar dünyada her yıl 10
milyon hektar orman alanının kaybedildiğini ortaya koyuyor. Bu nedenle,
sadece odun üretimi bakımından ele alınsa bile, bu ihtiyacın karşılanması için
yapılacak ağaçlandırmalarla orman alanlarının artırılması gerekiyor.
Ülkemizdeki ormanların tamamına yakını
devletin hüküm ve tasarrufu altında
olup büyük çoğunluğu Orman Genel Müdürlüğü
tarafından idare ediliyor.
Türkiye’de ülke yüz ölçümünün yaklaşık yüzde 29,6’sına denk
gelen 23 milyon 110 bin hektar alan orman arazisidir. Mevcut durumdaki
ormanlarımızın 21 milyon 833 bin hektarı koru, 1 milyon 276 bin hektarı ise
baltalık orman niteliğindedir. Orman alanlarımızın yüzde 6’sını baltalık
ağaçlar, yüzde 94’ünü ise koru ormanları oluşturuyor. Yine orman alanlarımızın
yüzde 58’i normal, yüzde 42’si de bozuk ormanlar tarafından oluşuyor.”
Orman köylerimiz
kalkındırılmalıdır
“Dünyada en önemli karbon yutaklarından biri olan ormanlar
büyük bir hızla azalırken, ülkemiz bugüne kadar yapmış olduğu ağaçlandırma,
erozyon kontrolü ve bozuk ormanların iyileştirilmesi çalışmaları ile orman
varlığını artıran ülkelerdendir.
Diğer taraftan ormanlarımızın korunması ve
sürdürülebilirliği açısından orman köylüleri oldukça önemli ve vazgeçilmezdir.
2021 verilerine göre 23 bin 111 orman köyünde 7 milyon 451 bin 124 kişi yaşıyor
ve orman köylüleri ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 8,6’sını oluşturuyor.
Orman köylerinde gelir düzeyi diğer köylere göre önemli derecede düşüktür.
Ağaçlandırma çalışmaları kapsamında odun
ham maddesi üretimine yönelik ağaçlandırmaların yanı sıra gelir getirici
türlerden, ceviz, badem ve fıstıkçamı gibi türlerle yapılan ağaçlandırmalarla,
orman köylülerinin gelir seviyesi artırılmaya çalışılıyor. Ayrıca orman
köylüleri güncel projelerle desteklenerek, sosyo-ekonomik yönden gelişmelerine
katkı sağlanmakta, uygulamaya konulan entegre havza projelerinde orman
köylüsünün desteklenmesine yönelik kaynak ayrılmaktadır.”
Orman yangınları büyük
sorun
“Tüm
dünyada olduğu gibi ülkemizde de orman ekosistemlerini tehdit eden ve taşıdığı
fonksiyonlar itibarıyla her geçen gün kıymeti artan, bugün ve gelecek
nesillerin yaşam sigortası olan orman alanlarındaki kayıpları artıran en temel
etmenlerden biri orman yangınlarıdır. Şüphesiz ki iklim değişikliği ve arazi
kullanım değişikliği orman yangını riskini artırmaktadır.
Diğer
taraftan Birleşmiş Milletler raporuna göre, artan iklim krizi ve arazi kullanım
değişikliği sonucu aşırı orman yangınlarında küresel bir artış görülüyor.
2030’a kadar yüzde 14’lük, 2050’ye kadar ise yüzde 30’luk bir artış tahmin
ediliyor.
Avrupa
Orman Yangını Bilgi Sistemi (EFFIS) verilerine göre ülkemizde 2019 yılında 321
adet yangında 81 bin 209 hektar, 2020 yılında 472 adet yangında 99 bin 857
hektar, 2021 yılında 288 adet yangında 202 bin 130 hektar ve 2022 yılında 62
adet yangında 15 bin 685 hektar orman alanı yandı.
Orman
yangınları ülkemiz ormancılığının öncelikli konuları arasında yer almalıdır. Orman
yangınlarının çıkmasına, yayılmasına mani olmak için her türlü fiziki ve beşeri
tedbiri almak zorundayız. Orman yangınlarıyla mücadele tekniklerini geliştirmek
ve güçlendirmek, yangına müdahale süresini kısaltarak yangın zararlarını en aza
indirmek öncelikli görevimiz olmalıdır.”
Ormanların korunması
ülkemizin geleceği için önemli
“Orman
varlığımız birçok tehditle karşı karşıyadır ancak bu tehditlerin başında insan
bazlı etkiler gelmektedir. Ormanlara yönelik yasa dışı müdahalelerin temelinde
insan etkeni yatmaktadır. Aşırı ve usulsüz yararlanma, kaçak yapılaşma, tarım
ve yerleşim alanları kazanmaya yönelik fiiller, kontrolsüz ve aşırı otlatma vb.
hususlar ormanlarımızda kalıcı ve geri dönüşü zor tahribatlar bırakıyor. Bu
konuda önemli çalışmalar yapılmakta olup ormanlarımızı korumakta önemli rol
alan orman köylülerine verilen destek ve kaynaklar artırılarak halkın ormanlara
daha etkili sahip çıkması sağlanmalıdır. Orman köylüsünün sosyo-ekonomik yönden
kalkınmasına katkı sağlayarak; yaşam kalitesinin iyileştirilmesi, gelir
kaynakları çeşitliliğinin artırılması ve istihdam sağlanması öncelikli
hedeflerimiz arasında yer almalıdır. İklim değişikliğinin etkisiyle kuraklık,
sel, fırtına başta olmak üzere çeşitli afetleri yaşıyoruz ve bu afetlerden
tarımın etkilenmemesi mümkün değildir. Bu etkileri azaltmak için özellikle
orman ve su yönetiminde kalıcı ve akılcı çözümler bularak doğal kaynaklarımızı
korumak zorundayız.
Milli
gelirden en az payı alan grupta yer alan orman köylülerinin sosyo-ekonomik
sorunları bugün de önemini korumakta, insanlarımız mevcut geçim kaynaklarının
yetersiz oluşu nedeniyle büyük şehirlere göç etmek zorunda kalmaktadır. Orman
köylülerinin gelir düzeyinin geliştirilmesi bakımından kooperatifleşme ne yazık
ki istenen seviyeye ulaşamamıştır. Kurulan kooperatifler de yaşadıkları sorunlar
nedeniyle etkin hizmet verme konusunda güçlük çekmektedir.
Bir
yandan ormanlarımızın korunmasını amaçlayan birtakım tedbirler almak için çaba
harcanmakta iken bir yandan da ormanlarımızın talan olmasına fırsat verilmemeli,
ülkemizde ormanlar başka amaçlara hizmet etmek için feda edilmemelidir.
Dünyanın akciğerleri ve ülkemiz için büyük öneme sahip olan ormanlarımızın daha
fazla korunması temennisiyle 21 Mart Dünya
Ormancılık Günü kutlu olsun.”